Beşiktaş üzerinden 2 yıl geçmeden yeni bir tüzük tadili yapmak istiyor. Başkan Serdal Adalı yönetiminin düşündüğü yenilikler ise „iyi niyetli ama uygulanması tehlikeli“ görülüyor.
Çözüm olarak başkanlık süresini süreyi kısaltmak veya tüm borcu yöneticiye yüklemek yerine harcama yapılmadan önce Divan denetimi getirmek önerisi çok daha makul olarak değerlendiriliyor.
En son 2024 Mayıs ayında Tüzük Tadili gerçekleştiren Beşiktaş’ta gündem yeniden Tüzük Tadili. Serdal Adalı yönetiminin hazırladığı Tüzük bazı riskleri barındırıyor.
Eski yöneticilerden Ertunç Soğancıoğlu, Serdal Adalı yönetiminin tüzük hamlelerini „iyi niyetli ama uygulanması tehlikeli“ buldu. Soğancıoğlu’na göre çözüm; süreyi kısaltmak veya tüm borcu yöneticiye yüklemek değil.
Harcama yapılmadan önce Divan denetimi getirmek. Sorumluluğu sadece yönetimlerin kontrol edebileceği alanlarla sınırlandırmak daha makul.
2 YILDA BİR SEÇİMİN ETKİSİ
Her 2 yılda bir seçim kulübü „sürekli seçim havasında“ tutabilir. Bu durum, yönetimlerin uzun vadeli projeler yerine günü kurtaracak, popülist ve maliyeti yüksek hamlelere (transfer vb.) yönelmesine neden olabilir.
Yeni gelen bir yönetim, önceki dönemin mali ve idari yüklerini temizlemesi zaten 1.5 yıl sürüyor. 2 yıl icraat yapmak adına çok kısa bir süre.
SERGEN YALÇIN’LA TEZAT
Sergen Yalçın’ın „Bize 2-3 transfer dönemi (1.5 yıl) lazım“ dediği ortamda, Adalı yönetiminin görev süresini 2 yıla çekmesi yeni bir krize neden olacak. Yönetimin görev süresi biteceü sportif devamlılık sekteye uğrayacak.
„Borçtan sorumluluk“ ilkesi Türkiye’deki ekonomik gerçeklerle (yüksek faiz ve kur dalgalanması) ters düşebilir. Önceki dönemden kalan 22.5 milyar TL’nin faiz ve kur farkı nedeniyle 25 ya da 26 milyar TL olması durumunda yeni yönetimin kendi dışında oluşan borçtan sorumlu tutulması adaletsizlik yaratacak. Bu kadar ağır ve kontrol edilemez mali yüklerin altına girecek nitelikli yönetici bulmak zor olabilir.
TÜRKİYE EKONOMİSİ GERÇEĞİ
Yeni Tüzük’te futbol bütçesinin ve bonservis limitlerinin Divan Kurulu onayından geçmesi. Yönetimlerin sadece kendi dönemlerinde yaptıkları, faiz ve kur farkından arındırılmış, „hususi ve yanlış“ harcamalardan sorumlu tutulması.
Gelirlerin ve giderlerin muhasebeleşmesinde daha teknik bir denetim modeline geçilmesi çok daha makul görünüyor.

