Suriye’nin başkenti Şam’da bir grup aktivist, Süveyda’da devam eden çatışmaların durdurulması ve tüm toplumsal kesimleri kapsayan gerçek bir ulusal diyalogun başlatılması talebiyle 17 Temmuz’da Meclis binası önünde sessiz bir oturma eylemi başlattı.
“Suriyelinin kanı Suriyeliye haramdır” sloganıyla bir araya gelen aktivistler, eylemlerinin ikinci gününde (18 Temmuz), kimliği belirsiz bir grubun saldırısına uğradı.
Suriye’nin güneyinde kriz derinleşiyor: Aşiret güçlerinden Süveyda’ya saldırı
18 Temmuz 2025
*Meclis binası önünde açılan pankartta, “Suriyelinin kanı Suriyeliye haramdır” yazıyor. (Fotoğraf: Al Modon)
Sosyal medyada paylaşılan videolarda, saldırganların sopa ve kesici aletlerle aktivistlere saldırdığı görüldü. Görüntülerde ayrıca gazeteci Zeyna Şahla’nın da sözlü ve fiziksel saldırıya maruz bırakıldığı anlar yer aldı.
Şahla ve diğer hak savunucularına yönelik saldırıya, başta Suriyeli gazeteciler olmak üzere çok sayıda kişi sosyal medyada tepki gösterdi.
„شبان“ يفضّون بالقوة اعتصاما سلميا أمام مبنى البرلمان السوري في العاصمة #دمشق pic.twitter.com/kRWRFnGphX
— المرصد السوري لحقوق الإنسان (@syriahr) July 18, 2025
Gazeteci Zeyna Şahla, yaşadıklarını sosyal medya hesabından paylaştı:
“Maalesef bugün bazı arkadaşlarımla birlikte, Suriye Halk Meclisi önünde hem sözlü hem de fiziksel bir saldırıya uğradık. Bu saldırı, dün [17 Temmuz] başlattığımız ve Suriye’de akan kanın durdurulması, diyalog ile iletişim kanallarının açılması çağrısında bulunduğumuz sessiz bir oturma eylemi sırasında gerçekleşti. Bize göre, yaşadığımız tüm acılardan çıkışın tek yolu da bu.
“Dün [17 Temmuz] her şey sakin geçti. Bugün [18 Temmuz] ise, eylemin sonunda ayrılmak üzereyken, ellerinde sopalar olan bir grubun saldırısına uğradık. Onlardan uzaklaşmaya ve herhangi bir çatışmadan kaçınmaya çalışmamıza rağmen peşimizi bırakmadılar. İçlerinden biri bana hakaret etti, sopayla elime vurdu, ardından yüzüme bir tokat attı… Bize yöneltilen başlıca suçlama ‘hain’ ve ‘işbirlikçi’ olduğumuzdu…
“Açık ve caydırıcı yasalara ihtiyacımız var”
“Bu olayın sessizce geçiştirilmemesini umuyorum… Bugün sokaklarımızda tanık olduğumuz bu şiddet hiçbir şeyin çözümü değil. Bu tür nefret söylemleri için açık ve caydırıcı yasalara ihtiyacımız var. Ülkemizde yeniden güven duygusunu hissetmeye ihtiyacımız var.
“En önemlisi de, içinde bulunduğumuz bu karanlık tünelden çıkmamızı sağlayacak kapsayıcı bir diyaloğa ihtiyacımız var. Çünkü bu gidişatın bedelini halkımızın, çocuklarımızın ve gençlerimizin kanıyla ödüyoruz. Ve en çok da adalete ihtiyacımız var – tüm Suriyeliler için adalet. Çünkü ancak bu, Suriye’de kalıcı bir barışın yolunu açabilir.”
Zeyna Şahla hakkında
İnsan hakları, toplumsal adalet, çevre ve iklim krizi gibi alanlarda çalışmalar yürüten, ulusal ve uluslararası birçok yayın organında görev alan Zeyna Şahla, eski yönetim döneminde muhalif kimliği nedeniyle gözaltına alınmıştı. Şahla, aynı zamanda 17 Mayıs’ta Geçiş Dönemi Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şara tarafından kurulan Ulusal Kayıplar Komisyonu’nda danışman olarak görev yapıyor.
“Verilen mesaj açık: Siyaset yapma”
Suriyeli yazar Robin Yassin-Kassab, saldırıya ilişkin tanıklığını sosyal medya hesabından paylaştı:
“Üniformalı bir Kamu Güvenliği İdaresi mensubu, oturma eylemine katılanların Siyonist olduğunu bağırarak söyledi ve ‘Bir Sünni’nin Dürzî ile savaşması haramdır’ dediklerini iddia etti — ki böyle bir şey söylememişlerdi. Aynı kişi, ‘Bugün bir çocuğu parçalara ayrılmış halde bulduk,’ diye bağırdı — sanki eyleme katılanlar çocukların parçalanmasına onay veriyormuş gibi.
“Zaten verilmek istenen mesaj çok net: Siyaset yapma. Sadece milis güçleri siyaset yapabilir. Eğer sen — Suriyeliler arasında barış çağrısı yapmak gibi bir amaçla bile olsa — siyasete müdahale etmeye kalkarsan, seni şiddetle bastırırlar.”
Şam’da barışçıl gösteriye mezhepçi saldırı
10 Mart 2025
(VC)