İstanbul’da 45. Asliye Hukuk Mahkemesinin, CHP İl Yönetimini görevden alarak yerlerine Gürsel Tekin ve arkadaşlarından oluşan bir kayyım heyeti ataması sonrasında polisin pazartesiden bu yana il yönetim binasına uyguladığı abluka CHP Genel Merkezi tarafından kaldırtıldı.
“Kayyım heyeti” yerleşmeye çalışırken CHP’nin Genel Başkan Özgür Özel’in „Çalışma Ofisi“ olarak kullanacağını açıkladığı eski il binasındaki polis ablukası, bugün DEM Parti Eş Genel Başkanları’nın ziyareti öncesinde sona erdi.
Özel, seçilmiş İl Başkanı Özgür Çelik ile birlikte binaya gelirken “kayyım heyeti” üyeleri binadan ayrıldı ve dört gündür süren gerilim büyük ölçüde gevşedi.
DEM Parti ziyareti vesile oldu
DEM Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan’ın, bugün saat 15.00’te CHP lideri Özgür Özel’i il binasında ziyaret edecekleri, günler öncesinden biliniyordu.
DEM Parti Eş Genel Başkanları’ndan Özgür Özel’e destek ziyareti
10 Eylül 2025
DEM parti Eş Genel Başkanları’nın ağırlanacağı eski binanın fiili polis işgaliyle korunan “kayyım heyeti” karargahına dönüştürülmüş olması görüşmenin nerede ve nasıl yapılacağına ilişkin soru işaretlerini çoğaltırken ziyarete birkaç saat kala polis barikatları geri çekildi.
Kayyım heyeti binadan ayrıldı, Özel ve Çelik ofise yerleşti
Polis ablukasının kaldırılmasının hemen ardından binada bulunan kayyım heyetindeki iki kişi binadan ayrıldı. Kendisini heyetin başkanı tayin etmiş olan Gürsel Tekin’in ise Perşembe günü binaya hiç gelmediği bildirildi.
Polisin ve kayyımın çekilmesinin ardından CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ile birlikte saat 14.35’te geldiği binada alkışlarla karşılandı.
„Kendi belirlediğimiz sınırlar içinde siyasi mücadele yapacağız“
Özel, Bakırhan ve Hatimoğulları’yla görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın açıklamasında gelişmeyi şöyle değerlendirdi:
“Burada yaşananları hepiniz gördünüz. Bugün benim buraya gelmemden 2 saat öncesine, ziyaretten 2,5 saat öncesine kadar bu binanın her odasında polisler vardı ve binamız İçişleri Bakanı’nın emri, valiliğin tatbikiyle, emniyetin tatbikiyle işgal altındaydı.” dedi.
Özel uygulamayı şöyle betimledi:
“Sadece pek çoğu partiden yüz kızartıcı sebeplerden atılmış kişilerden müteşekkil bir grubun bu partiye yollanması, bu binanın elde tutulması ve ikisi istifa etmiş geri kalanı da partiden ihraç edilmiş kayyım heyetinin görev yapması ve seçilmiş iradenin yerine geçmesine çalışıldı. Biz babaevine davette bulunduk. Bu davetimiz 5 bin polisle ve gördüğünüz bariyerlerle binlerce, on binlerce bariyerle kilometrelerce bir ablukaya alındı.”
Özel, geleceğe ilişkin düşüncelerini şu sözlerle özetledi:
“Bu zulümlerle duruşumuzu değiştiremezler. Mücadelemizi durduramazlar. Bizi majestelerinin muhalefet partisi yapamazlar. Bizi süreçte kendileri için tehdit olan bir siyasi parti olmaktan çıkarıp iktidar umudu olmayan bir siyasi partiye dönüştüremezler. […] Cumhuriyet Halk Partisi olması gereken yerde duracak, konuşması gereken yerde konuşacak. Mücadele etmesİ gereken yerde mücadele edecek. Tayyip Erdoğan’ın ve onun saraydaki tasarımcılarının bize çizdiği çerçevenin içinde değil kendi belirlediğimiz sınırlar içinde siyasi mücadele yapacağız.”
(AEK)