Close Menu
  • Начало
  • Анализи
  • Икономика
  • Новини
  • Политика
  • Спорт
  • Финанси
  • Още
    • Жени
    • Права и общество
    • Технологии
    • Лайфстайл
    • Общество
Facebook X (Twitter) Instagram
Facebook X (Twitter) Instagram
Haber.bgHaber.bg
  • Начало
  • Анализи
  • Икономика
  • Новини
  • Политика
  • Спорт
  • Финанси
  • Още
    • Жени
    • Права и общество
    • Технологии
    • Лайфстайл
    • Общество
Haber.bgHaber.bg
Начало » ABD’nin ‘arka bahçe’ siyaseti ve Venezuela

ABD’nin ‘arka bahçe’ siyaseti ve Venezuela

декември 27, 2025 Права и общество
Share
Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email
BG Прочети на български TR Прочети на турски
Son birkaç aydır Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Donald Trump, dünyada süregelen savaşlardan bazen beş, bazen yedi tanesini sona erdirdiğini söyleyerek ne...

Son birkaç aydır Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Donald Trump, dünyada süregelen savaşlardan bazen beş, bazen yedi tanesini sona erdirdiğini söyleyerek ne kadar barış yanlısı olduğunu göstermeye çalışıyor. Hatta Nobel Barış Ödülü’ne aday olmak istediğini bile dile getirdi. Nobel Barış Ödülü yerine kendisine Uluslararası Futbol Federasyonu (FIFA) tarafından uydurulan bir ‘barış ödülü’ bile verildi.
Kendi iç işlerinde halkın memnuniyetsizlikleri ve kaosun hâkim olduğu bir ortamda, ortada çok da mühim olmayan sebeplerle Venezuela’ya saldırma tehdidi çok da beklendik bir çıkış değildi. Gerçi iç karışıklıklarda Venezuela’yı tehdit etmek her zaman işe yaradı. Mesela 2000’lerin başında yine ülkede bir sivil darbe çıkarma girişiminde bile bulunuldu. O dönemde Hugo Chávez hükümetini hedef alan ABD, rejim değişikliğinde başarılı olamadı ama sürekli olarak ülkede içi karışıklıklara sebep olarak kendi iç siyasetinde kullanmayı bildi.
Gerçekten dünyadaki savaşları bitirdiğini iddia eden bir devlet başkanı, aynı günlerde “savaş bitirmek-savaş başlatmak” ikilemi içinde nasıl bir kafa karışıklığına sahip ise bunu anlamak çok kolay değil. Ama 1989 yılının son günlerinde Panama’nın devlet başkanı Manuel Noriega’yı devirmek için başlatılan “Adil Sebep Operasyonu” (Operation Just Cause) belirli aralıklarla devam ediyor.
Trump’ın Venezuela hedefi
Karayipler ve Latin Amerika nedense Amerikan başkanlarının pek “sevmediği” askeri diktatörlerle dolu ve her Amerikan başkanının asıl görevlerinden birisi de bu diktatörlerin rejimini yıkmaktır. “Batılı Beyaz Adam”ın diğer ülkelere medeniyet ve demokrasi götürme vazifesi hala omuzlarında ağır bir yüktür. Aradan geçen yaklaşık 36 yılın ardından Başkan Donald Trump bu sefer de kendi ülkesine uyuşturucu sağladığını iddia ettiği Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro’ya karşı saldırı emirleri verdi.
Tıpkı 1954’te demokratik yollardan seçilen Guatemala Devlet Başkanı Jacobo Árbenz hükümetinin yıkılması gibi, Venezuela da karışıklığın içine çekilmeye çalışılıyor. Árbenz’e yapıldığı gibi Maduro’ya karşı da ordunun kışkırtılarak bir askeri darbe yapılması planlandığı görülüyor. Hatta Trump, “Maduro’nun günlerinin sayılı” olduğunu açıkça söylüyor. Askeri darbe teşebbüslerine karşı bir nevi bağışıklık kazanmış Latin Amerika ülkeleri, bu son saldırılara karşı kendilerini koruyabilecek gibi görünüyor.
Amerikan Başkanı “tüm iyi niyetini” gösterdi ve Maduro’nun kendi isteğiyle iktidarı bırakması halinde askeri operasyondan vazgeçebileceğini beyan etti. ABD istihbaratı Venezuela’yı ve tabii olarak Devlet Başkanı Maduro’yu bir çeşit devlet destekli uyuşturucu karteli ile suçladığı için askeri saldırıları kendisinde hak görüyor. Hatta eylül ayından beri üç kere Venezuela kıyılarında yaklaşık 2 milyon varil ham petrol taşıyan oldukça büyük bir tankere el konulması, tamamen “petrol ile terörizmin finansmanı” bahanesine sığınıldığını gösteriyor. Diğer yandan, 1962 Küba krizinden sonra gerçekleştirilen en büyük hava saldırıları ile hedef alınan ve uyuşturucu taşıdığı iddia edilen teknelerde 80’den fazla sivil insan hayatını kaybetti. Venezuela hava sahasının kapatılmasından dolayı iptal edilen uçak seferleriyle halkın terörize edilmesinin yanı sıra, Maduro hakkında 50 milyon ABD doları ödül konulmasına sebep olarak gösterilen temel mesele adına Cartel de los Soles (Güneşlerin Karteli) denilen bir uyuşturucu çetesi öne çıkarılıyor.
Güneşlerin Karteli
Cártel de los Soles ismini, ordudaki generallerin rütbelerini gösteren işaretlerden alıyor. Diğer pek çok ülkede olduğu gibi askeri rütbeler yıldızlarla sembolize edilmesine rağmen, bir istisna gibi görünen Venezuela ordusunda kullanılan üniformalarda albay rütbesine kadar yıldızlar, daha üstü içinse altın renkli güneş amblemi kullanılıyor. Kartele bu ismin verilmesi ise ordunun en üst rütbedeki generallerinin (tuğgeneral, tümgeneral, orgeneral ve genelkurmay başkanı) ve elbette savunma ve bazı diğer bakanlar ile Başkan Maduro’nun bu çeteye üye olduklarının ima edilmesidir.

Aslında uyuşturucunun zirai olarak yetiştirilmesinden son tüketiciye kadar bütün safhaları kontrol eden Medellin veya Cali kartellerinden farklı olarak Güneşlerin Karteli, daha çok Maduro’yu iktidarda bırakacak şekilde suç örgütlerine göz yumulması anlamına geliyor. Kolombiya kartelleriyle işbirliği yapılarak uyuşturucu kaçakçılığının yanı sıra kara para aklama, ruhsatsız maden işletme veya değerli hammaddelerin kaçakçılığı gibi kanuna aykırı suçlar da işlendiği iddia ediliyor. Üstelik ABD tarafından “yabancı terör örgütleri” listesine alındığı (ya da bu şekilde nitelendirildiği) ileri sürüldüğü için, bölgedeki Amerikan askerî varlığını meşrulaştırma gerekçesi olarak da kullanılıyor. Üst rütbeli askerlerden siyasilere, güvenlik güçlerinden yerel yöneticilere, ulusal muhafız taburuna, hatta Maduro’nun “narko-yeğen” olarak adlandırılan eşinin iki yeğenine varıncaya kadar çeşitli aktörlerin üye olduğu iddia edilen bu kartelin varlığı, bazılarına göre bir şehir efsanesi.
Venezuela İçişleri Bakanı Diosdado Cabello, “Bu örgütün varlığını asla ispat edemeyecekler; çünkü böyle bir örgüt hiç var olmadı. Bu iddia bir emperyalist tezvirattır” diyerek Amerikan saldırganlığına bir bahane olduğunu ileri sürüyor. Maduro’nun ABD’ye uyuşturucu kaçakçılığı yaparken yakalanıp hapis cezası alan eşinin iki yeğeni, sonradan Joe Biden döneminde mahkûm takasıyla ülkelerine dönerken, bugünlerde üçüncü bir “narko-yeğen”in de gündeme getirilmesi, ABD’nin Güneşlerin Karteli’nin bir “narko-terör örgütü” olduğu yönündeki iddialarını desteklemek için kullandığı argümanları kuvvetlendiriyor. Uyuşturucu trafiğine askeri kuvvetler ve siyasi iktidar göz yumarsa, sadece satışı değil, güzergâh, yöntem ve hatta farklı tür değişimlerinin de mümkün olabileceği ileri sürülebilir. Bu iddialar doğruysa, Venezuela devletinin ordusu, istihbaratı, hükümeti ve adalet sisteminin yozlaştığı sonucuna varılabileceği de savunuluyor. Ekvador, Paraguay, Arjantin ve Dominik gibi ülkelerin de ABD’ye benzer şekilde bu karteli “terör örgütü” listesine aldıklarına dair iddialar, Trump’ın elini güçlendiriyor. Güneşlerin Karteli’ne ilave olarak, yine ABD tarafından “yabancı terör örgütleri” listesine alınan Tren de Aragua çetesinin Amerika dâhil uyuşturucu satışında belirleyici bir örgüt haline gelmesi, kartelle olası bir işbirliğinin işareti olarak da yorumlanıyor. Yine de Maduro’nun liderliğine atfedilen Güneşlerin Karteli ile Kolombiya’nın FARC gerillaları arasında kokain trafiği olduğu iddialarını ispatlayabilmek hâlâ çok zor. Henüz tam olarak ispat edilememiş bu örgütün aynı zamanda Hamas ve Hizbullah gibi organizasyonlarla uyuşturucu ve silah değişimi yaptığına dair iddialar ise, kanıt düzeyi dikkate alındığında, abartılı ifadeler gibi görünüyor.[1]
Washington’un hukuki dayanağı yok
Bir ülkenin iç işlerine karışarak onları “kurtarmaya” çalışmak ya da ülkeye “demokrasi” getirmek ne derecede sağlıklı olabilir? Diyelim askeri hedeflere saldırmak, petrol tankerlerine el koymak, ambargolar dayatmak ve ülkenin gemilerine saldırmak neticesinde Maduro hükümeti düştü; ertesi gün her şey yoluna girecek mi? Belki Amerikan menfaatleri yeniden sağlanmış olabilir ama yerel halk bu durumdan ne kadar memnun kalacak? Üstelik savaş tehditleri Maduro rejiminin içeride güçlenmesine sebep olacak. Dahası, ABD hâlâ tehditlerine hukuki dayanak bulmuş değil. “Terör” kavramı bu aşamada Amerikan halkını bir dereceye kadar ikna edebilir; ancak Güneşlerin Karteli de Tren de Aragua gibi unsurlar da, yüzlerce Amerikalı askerin hayatını ve milyarlarca dolarlık askerî harcamayı meşrulaştırmaktan uzak.
Son dönemlere kadar ExxonMobil ve Chevron gibi ABD’nin büyük petrol şirketleri Venezuela’dan petrol ithalatını kolaylıkla yaparken, Hugo Chávez iktidarının Venezuela petrolünü kamulaştırmasıyla zorlanmaya başlamışlardı. İdeolojik olarak Rusya, Çin, İran ve Küba ile yakınlaşması Amerikan karşıtlığına evrilmiş ve Amerikan şirketleri ülke dışına çıkarılmıştı. Neticede menfaat kaybına uğrayan ABD, her fırsatta bu iktidarı devirmeye çalışıyor. 2019’da başkent Caracas’taki diplomatik ofislerini kapatıp Venezuela muhalefetini muhatap alacağını ilan etmesi bile Maduro iktidarına geri adım attıramadı. ABD artık Latin Amerika ve Karayipler’i arka bahçesi olarak görmeyi bırakmalı; bölgede seçimle gelmiş devlet başkanlarını hukuksuz bir biçimde düşürüp kendi lehine kararlar alacak kuklaları iş başına getirme hayallerinden vazgeçmeli.
Dipnot:
[1] John P. Sullivan ve Robert J. Bunker, Der., Third Generation Gangs and Transnational Cartels (A Small Wars Journal–El Centro Anthology). Bloomington: Xlibris, 2025.
(AMY/VC)

Вижте още

Honduras’ta „Seçim Darbesi“ iddiası

Права и общество декември 26, 20255 Mins Read

OPET deposuna ÇED itirazı

Права и общество декември 26, 20253 Mins Read

Asiye Dinçsoy: Kadın dayanışması setlerin havasını değiştiriyor

Права и общество декември 26, 20257 Mins Read

Türkiye 2025’i tahılda yüzde 12,3, meyvede yüzde 30,9 üretim düşüşüyle kapattı

Права и общество декември 26, 20253 Mins Read

İsrail ordusu, ateşkesin başından bu yana Gazze’de 405 Filistinliyi öldürdü

Права и общество декември 26, 20252 Mins Read

İsrail ordusu, ateşkesin başından bu yana Gazze’de 405 Filistinliyi öldürdü

Права и общество декември 26, 20252 Mins Read

MESEM’i protesto eden 16 TİP’li genç tahliye edildi

Права и общество декември 26, 20252 Mins Read

MESEM’i protesto eden 16 TİP’li genç tahliye edildi

Права и общество декември 26, 20252 Mins Read

Bu hafta biamag’da

Права и общество декември 26, 20253 Mins Read

Bu hafta biamag’da

Права и общество декември 26, 20253 Mins Read
Още новини
Икономика

Son dakika: Muğla açıklarında deprem!

декември 27, 2025
Политика

Fail Şiyar Alparslan yeniden tutuklandı

декември 27, 2025
Политика

Fail Şiyar Alparslan yeniden tutuklandı

декември 27, 2025
Икономика

Genelkurmay Başkanı Bayraktaroğlu, Libya Başbakanı Dibeybe ile görüştü

декември 27, 2025
Политика

İstanbul’da ‘Genç kadınların demokratik toplumun inşasındaki rolü’ tartışıldı

декември 27, 2025
Политика

İstanbul’da ‘Genç kadınların demokratik toplumun inşasındaki rolü’ tartışıldı

декември 27, 2025
Икономика

İstanbul’da korkunç kaza! Servis aracı şarampole devrildi

декември 27, 2025
Икономика

Para transferinde yeni dönem: EFT, havale ve nakit işlemlerine sıkı tedbir

декември 27, 2025
Политика

Yenidoğan çetesi davasında 3 tahliye

декември 27, 2025
Политика

Yenidoğan çetesi davasında 3 tahliye

декември 27, 2025
1 2 3 … 2 836 Next
Facebook X (Twitter) Instagram Pinterest
  • Начало
  • Анализи
  • Икономика
  • Новини
  • Политика
  • Спорт
  • Финанси
  • Още
    • Жени
    • Права и общество
    • Технологии
    • Лайфстайл
    • Общество
© 2025 ThemeSphere. Designed by ThemeSphere.

Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.