Türk Tabipleri Birliği (TTB) Bilim Kurulu, Marmara Cezaevi’nde tutuklu bulunan menajer Emine Ayşe Barım’ın sağlık durumuna ilişkin hazırladığı 19 sayfalık tıbbi rapor ve 16 sayfalık hukuki değerlendirmede, Barım’ın mevcut koşullarda tutulmasının yaşam ve sağlık hakkını ihlal ettiğini belirtti.
27 Ocak 2025’ten bu yana cezaevinde bulunan Barım için avukatının talebi üzerine ilgili uzmanlık alanlarından sekiz hekimin katılımıyla bir Bilim Kurulu oluşturuldu.
TTB: Ayşe Barım’ın ani ölüm riski var
6 Ağustos 2025
Kurul, tıbbi belgeler ve muayene raporlarını inceleyerek 19 sayfalık tıbbi değerlendirme ve 16 sayfalık hukuki görüş hazırladı.
„Ölüm riskini artırdığı vurgulandı“
Raporda, Barım’ın beyin anevrizması, kalp kası bozukluğu, sol karıncık çıkışında daralma ve kapak yetmezliği ile uykuda solunum durması hastalıklarının bulunduğu; bu hastalıkların hapishane koşullarında birbirini tetikleyerek ölüm riskini artırdığı vurgulandı. Ayrıca ağır kaygı bozukluğu ve panik atakların da tedaviyi güçleştirdiği belirtildi.
TTB Bilim Kurulu, Barım’ın tedavisinin kendi seçeceği hekimler tarafından yapılması gerektiğini, mevcut durumun sağlık hakkı ihlali ve işkence yasağının ihlali niteliğinde olduğunu ifade etti. Hukuki değerlendirmede ise CMK 109/4 uyarınca tutukluluğun sonlandırılabileceği, kaçma tehlikesinin bulunmadığı ve tutukluluğun ölçüsüz olduğu sonucuna varıldı.
6 maddelik değerlendirme
Barım için avukatının talebiyle sekiz uzmandan oluşan Bilim Kurulu’nun raporunda öne çıkan değerlendirmeler şöyle oldu:
Ağır sağlık sorunları: Barım’ın beyin anevrizması, kalp kası bozukluğu (sol karıncık çıkışında daralma ve kapak yetmezliği) ve uykuda solunum durması hastalıkları bulunuyor. Bu hastalıklar ani ölüm ve sakatlık riski taşıyor; cezaevi koşullarında ağır kaygı bozukluğu ve panik ataklarla birleşerek risk artıyor.
Hastalıkların birbirini tetiklemesi: Kaygı bozukluğu ve panik ataklar, uyku apnesi cihazının kullanımını engelliyor, bu da beyin dolaşımını bozarak anevrizma yırtılması riskini yükseltiyor; kalp ritim bozukluğu ve ani kalp durması ihtimalini artırıyor.
Tedavinin niteliği: Kalp ve beyin tedavileri, ileri teknolojiye sahip merkezlerde dahi ciddi riskler taşıyor. Barım tutuklanmadan önce tedaviyi kendi seçtiği merkezde yaptırmaya karar vermiş ancak tutukluluk nedeniyle bu mümkün olmamış.
Hak temelli yaklaşım: Özgürlüğünden alıkonulan kişilerin, sağlık hizmetlerine erişimini ve saygın koşullarda tutulmasını gerektirir. Mevcut cezaevi koşulları, kalıcı sağlık ve yaşam hakkı ihlaline yol açabilecek nitelikte.
Kendi hekimlerini seçme hakkı: Barım’ın kendi belirlediği hekimler tarafından muayene ve tedavi edilme hakkının tanınmaması, sağlık hakkı ihlali ve işkence yasağının ihlali anlamına geliyor. Uluslararası sözleşmeler ve AİHM kararları ışığında acilen uygun tedavi ortamına kavuşturulmalı.
Hukuki değerlendirme: Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 109/4 maddesi uyarınca tahliyesi mümkün. Kaçma riski bulunmadığı, tutukluluğun ölçüsüz olduğu, gerekli tedavilerin yapılmamasının Anayasa ve AİHS kapsamında yaşam hakkı ve işkence yasağı ihlali oluşturacağı ifade edildi.
TTB, bilimsel literatürle desteklenen bu görüş raporunu Barım’ın avukatlarına iletti, özetini ise kamuoyuyla paylaştı.
TIKLAYINIZ: Emine Ayşe Barım ile İlgili TTB Bilim Kurulu Görüşü
TIKLAYINIZ: Tutuklu Emine Ayşe Barım’ın Tutukluluk Halinin Tutuklunun Tıbbi Durumu Çerçevesinde Hukuki Yönden Değerlendirilmesi
(AB)