19 Mart’ta İstanbul Büyükşehir Belediyesi başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasıyla başlayan eylemlere katıldıkları nedeniyle kaldıkları devlet yurtlarının müdürlükleri tarafından disiplin soruşturması açılan 8 öğrenciden 2’sine “Yurttan süresiz çıkarma cezası” verildi.
Ceza Yurt Hizmetleri Yönetmeliği’nin 24/2(f) maddesine dayandırıldı.
Bu maddeye göre öğrencilerin “Türkiye Cumhuriyeti devletinin, Anayasada belirtilen niteliklerine aykırı davranışlarda bulunmak, milli birlik ve bütünlük duygularını zedeleyici veya bozucu maksatla bayrak veya sembol asmak, kullanmak, marşlar söylemek, açlık grevinde bulunmak, oturma eylemi yapmak, pankart taşımak veya asmak, ideolojik veya politik amaçlı gösteri, toplantı, tören düzenlemek, demeç vermek, katılmak veya katılmaya zorlamak” suçlarından bir veya birkaçını işlediği iddia edildi.
Disiplin soruşturmasına neden olan „2911 Sayılı Kanuna Muhalefet“ dosyasının ilk duruşması ise Ocak ayında görülecek.
Zeren Ertaş’ın ölümünün üstünden 1 yıl geçti, KYK Yurtlarında ihmaller bitmiyor
26 Ekim 2024
“Kazanılmış haklarımızı saraya teslim etmeyeceğiz”
Gazi Süleyman Paşa KYK yurdunda kalan öğrenciler, 12 Kasım Çarşamba günü yurt güvenlikleri tarafından aranarak yurda çağırılırken yurttan süresiz çıkarma cezası aldıkları ve Cuma gününe kadar yurdu boşaltmaları gerektiği söylendi. Ardından 13 Kasım Perşembe günü ise resmi tebligat yapıldı. Konuya dair ulaştığımız Gençlik ve Spor Bakanlığı Kocaeli İl Müdürlüğü yetkilileri olayın Kocaeli Emniyet Müdürlüğü ile alakalı olduğunu söyledi. Bu nedenle bilgi veremeyeceklerini belirtti.
Olay, Emek Partisi İstanbul Milletvekili İskender Bayhan tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne de taşındı.
Gençlik & Spor Bakanlığı’na soru önergesi veren Bayhan öğrencilerin yurdu boşaltmaları için neden yalnızca birkaç gün verildiğini ve bu kararların neden sınav haftasına denk getirildiğini sordu. Son üç yılda KYK yurtlarında “eyleme katılma” , “protesto” , “sosyal medya paylaşımı” gibi gerekçelerle kaç öğrenciye disiplin süreci işletildiğine dair bilgi isteyen Bayhan, Mart 2025 eylemlerine katıldığı gerekçesiyle kaç öğrenci hakkında disiplin soruşturması açıldığını ve bu soruşturmaların ne kadarının yurttan çıkarma ile sonuçlandığını da sordu.
Karara tepki gösteren öğrenciler, 14 Kasım Cuma günü Kocaeli Üniversitesi’nde yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Kararın geri çekilmesini talep eden öğrenciler, protesto ve barınma gibi demokratik haklarının gasp edilemeyeceğini belirtirken bu hakları saray rejimine teslim etmemek için tüm öğrencileri ve Kocaeli halkını mücadeleye çağırdı. Eylemden birkaç saat sonra yapılan müzakereler sonucunda öğrencilerin yurda giriş blokesi kaldırıldı. Yurt yöneticileri, 17-21 Kasım arasında gerçekleşecek vize haftası nedeniyle kararın bir haftalığına ertelendiğini söyledi.
Fotoğraf: Abbas Vural
Barınamayan gençlik: KYK kapasitesi yetersiz, özel yurt ve ev kiraları el yakıyor
12 Eylül 2025
“Suçsuz olduğumuzu tüm dünya biliyor”
Yurttan çıkarma cezası alan öğrencilerden Ahmet Arabacı* bianet’e konuştu:
“Aldığımız ceza kabul edilebilir bir ceza değil çünkü cezaya konu eylemler KYK yurdu içinde veya çevresinde değil, yurttan kilometrelerce uzakta olan kent meydanında gerçekleşmişti. Kocaeli Emniyeti’nin bizleri hukuksuz şekilde gözaltına alarak yurt müdürlüğüne fişlemesi sonucunda hakkımızda disiplin soruşturması açıldı. Birkaç ay sonra da dava açıldığını öğrendik. Suçsuz olduğumuzu tüm dünya biliyor, Ocak ayındaki ilk duruşmada da beraat edeceğimizi düşünüyorum ama ortada herhangi bir hüküm yok iken yurt müdürlüğünün 24-2/f suçunu işlediğimize kanaat getirmesi inanılmaz.”
Arabacı cezanın vize haftası öncesinde verilmesinde ise art niyet aradığını belirtiyor:
“Bu aylardır süren bir disiplin soruşturması, baştan sona hukuksuz ve iptal edilmeliydi. Ancak yurt müdürleri bu kadar çaresiz idiyse de yazın ceza verebilirdi. Böylece öğrenciler de yeni yıl için bir alternatif bulmaya çalışırdı. Vizelere 4 gün kala yurttan atıldığımı öğrendim. Ailem şehir dışında, durumumuz da iyi değil. Ne yapacağım, nerede kalabilirim? Bu süreçte yardımcı olan da yine genç arkadaşlar ve birkaç siyasi parti oldu. Kendilerini ilgilendirmemesine rağmen bizim için eylem yaptılar, avukat ve dava masrafları gibi konularda yardımcı olmaya çalışıyorlar. Kimisi evinin kapısını açtı. Bu dayanışmayı asla unutmayacağım, hepsine teşekkür ediyorum ve bu hukuksuzluğa karşı sonuna kadar mücadeleyi sürdüreceğiz.”
*öğrencinin ismi kendi isteğiyle değiştirilmiştir.
(AB/NÖ)

