Adalet Bakanlığı’nın 2026 bütçesinin görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, kadına yönelik şiddet tartışması yaşandı. CHP’li vekiller, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’in röportajına tepki gösterirken, CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Asu Kaya, Türkiye’nin dört bir yanından kadınların şiddet deneyimlerini anlattıkları “siyah mektupları” Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a teslim etti. Bakan Tunç, Kaya’ya “Kadınlar üzerinden siyaset yaptırmayız size, şov yapmayın” sözleriyle karşılık verdi.
Paylaşımınızda kesip biçip sadece kendiniz için ‘makul’ olduğunu düşündüğünüz videonuzu yayınlamışsınız. Ben kesmeden biçmeden olduğu gibi tamamını yayınlıyorum. Takdir kadınların, takdir katledilen kadınların ailelerinindir!“Kadına şiddet kırmızı çizgimizdir” diyorsunuz ama… https://t.co/efzTiQGSSm pic.twitter.com/nHevtpddVC
— Dr.Asu Kaya (@AsuKaya80TBMM) November 25, 2025
BirGün’deki habere göre, Komisyon, AK Parti Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında toplandı. Adalet Bakanlığı’nın 2026 yılı bütçesi görüşülürken CHP’li milletvekilleri, salona, CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun fotoğrafı ile “Ekrem İmamoğlu’na özgürlük” yazılı ve tutuklu siyasetçilerin fotoğraflarının yer aldığı dövizlerle geldi.
Bakan Yılmaz Tunç salona girerek üyelerle tokalaşırken CHP sıralarından, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’in Yeni Şafak gazetesine verdiği röportaj hatırlatılarak, “Başsavcımız röportaj vermiş, gördünüz mü Sayın Bakan?” diye seslenildi. Tunç bu soruya yanıt vermedi.
Bürokratların kendini tanıtmasının ardından muhalefet milletvekilleri komisyon salonunda kadın temsilinin azlığını eleştirerek, “Hiç kadın yok mu? Neden bu kadar az? Eşitlik gelsin” dedi. Komisyon Başkanı Muş ise “Mevcut durum bu, siz gelince buna dikkat edersiniz” karşılığını verdi.
Gürlek’in röportajına “yargının çürümüşlüğü” eleştirisi
CHP Grup Sözcüsü Veli Ağbaba, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’in Yeni Şafak’a verdiği röportajı sert sözlerle eleştirdi:
“Bir savcı iddianame kabul edilmeden insanlara hüküm veriyorsa bu yargının çürümüşlüğünü gösterir. Bir savcı röportaj veremez. Bu en fazla da Adalet Bakanlığı’nın sorunudur. Hukukçu olan herkesin vicdanına havale ediyorum.”
Ağbaba, Gezi davası hükümlüsü şehir plancısı Tayfun Kahraman ve kızı Vera’nın fotoğrafını göstererek, Kahraman’ın 4 yıldır cezaevinde olduğunu, Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanmadığını vurguladı:
“Bu hukuk sistemimize darbedir.”
Osman Kavala, Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın fotoğraflarını da gösteren Ağbaba, AİHM kararlarının uygulanmamasının Adalet Bakanlığı’nın sorumluluğunda olduğunu söyledi.
TİHEK (Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu) Başkanı Fahrettin Altun’un komisyona katılmamasını da eleştiren Ağbaba, “Bu size hakarettir” dedi.
Siyah mektuplar ve “şov” tartışması
Görüşmeler sırasında söz alan CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Asu Kaya, “Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü” kapsamında yürüttükleri “Siyah Mektuplar” çalışmasını hatırlattı. Kaya, Türkiye’nin dört bir yanındaki kadınların yaşadıkları şiddeti anlattıkları mektupları siyah zarflar içinde Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a teslim etti:
“Türkiye’nin dört bir yanındaki kadınlar siyah mektuplarla yaşadığı şiddeti yazdı. ‘Türkiye hukuk devleti’ diyorsunuz ama 6284’ü uygulamıyorsunuz. Kadına yönelik şiddet politiktir.”
Bakan Tunç ise Kaya’ya şu sözlerle yanıt verdi:
“Kadına karşı şiddetle mücadele kırmızı çizgimizdir. Cezaları artıran biziz. Siz ne yapıyorsunuz onu söyleyin? Kadınlar üzerinden siyaset yaptırmayız size, şov yapmayın.”
“Gerçekler o gri duvarlara çarpıp geri dönüyor”
Komisyon çıkışında açıklama yapan Asu Kaya, “Siyah Mektuplar Projesi”ne ilişkin detayları aktararak, bu mektupların Adalet Bakanlığı’na ulaşması için sembolik bir adım attığını söyledi:
“Türkiye’nin dört bir yanından kadınlar, kişisel verilerini koruyarak yaşadıkları şiddeti, sıkıntıyı anlattılar. Onlar Adalet Bakanlığı’nın o gri, kalın duvarlarına çarpıp geri dönüyor. Dolayısıyla ben de burada, Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Sayın Adalet Bakanı’na o siyah mektupları, yani gerçekleri sundum.”
Kaya, 6284 sayılı kanunun kağıt üzerinde kalmaması, etkin şekilde uygulanması ve kadınların adalet mekanizmalarına erişiminin güvence altına alınması için mücadeleyi sürdüreceklerini vurguladı.
(EMK)

