Tamara Öykü BAYAR
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından başlayan protesto sürecinde üniversite öğrencileri sokak eylemlerinin öncüsü oldu. Gençler ilk günden beri hem kampüslerde hem de sokaklarda eylemlere aralıksız devam etti. Protestoların birinci ayı geride kalırken öğrencilerin bir kısmı hâlâ cezaevinde.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve çalışma arkadaşlarına yönelik operasyonların ardından başlayan öğrenci hareketi, geçtiğimiz haftalarda ‘‘Proje Okul’’ atamalarına yönelik liseli öğrencilerin ‘‘Hocama Dokunma’’ eylemleriyle genişledi. Eylemler yalnızca sokaklarla sınırlı kalmadı; öğrenciler kampüslerde ve okullarda da direnişi sürdürüyor. Tutuklu arkadaşları için destek eylemleri düzenleyen öğrenciler, aynı zamanda birçok kampüste ‘‘boykot kafe’’ stantları kurarak ekonomik boykota da devam ediyorlar.
ÇAY KAZANINI ALDILAR
İstanbul Üniversitesi öğrencileri, 7 Nisan’dan bu yana kampüste kurdukları ve herkesin ücretsiz çay-kahve içebildiği çay kazanının dün gece rektörlük tarafından kulüp odasının basılarak alındığını duyurdu. Kampüs içinde dayanışma amacıyla kurulan çay kazanı, öğrencilerden gelen çay, kahve, şeker ve termoslarla; dayanışmayla sürdürülüyordu. Geçtiğimiz gece, kulüp odasının kapısı rektörlük kararıyla açılarak, kilidi değiştirildi ve içerideki kazanın görevliler tarafından götürüldüğü paylaşıldı.
İstanbul Üniversitesi öğrencileri dekanlığa karşı kampüsün içerisinde bir araya geldi ve “Dayanışmamız hedef alındı’’ diyerek duruma tepki gösterdi. Öğrencilerin yaptıkları açıklamada “Biliyoruz ki bu baskıların asıl sebebi dayanışmamızdan korkmalarıdır. Bugün hâlâ işkenceyle gözaltına alınan ve şu an cezaevlerinde olan arkadaşlarımız var. Bizler de hâlâ üniversitelerde ÖGB şiddetine maruz kalıyoruz. Bu haksızlıkları kabul etmiyoruz’’ dedi.
İstanbul Üniversitesi’nde Dekanlık çay standına el koydu.
ALİ İSMAİL KORKUSU
Ankara Üniversitesi Tandoğan Kampüsü’nde, Hacettepe Üniversitesi’nde öğrencilerin kampüs duvarına çizdiği Ali İsmail Korkmaz silüetinin silinmesi öğrenciler tarafından protesto edildi. Öğrenciler dayanışma amacıyla yaptıkları takas pazarında ‘‘Ali İsmail Üniversitede’’ yazılı pankart açtı. Özel Güvenlik Birimi (ÖGB) öğrencilere saldırdı. Öğrenciler, ‘‘Gezi’de düşene, dövüşene bin selam” sloganı attılar.
Anadolu Üniversitesi’nde ÖGB tarafından silinen Ali İsmail Korkmaz yazısı öğrenciler tarafından yeniden yazıldı.
PRİZ BEKÇİLERİ
Marmara Üniversitesi’nde de öğrenciler genel boykot kapsamında okula çay makinesi getirerek kampüste çay dağıtmak istedi. Ancak öğrencilerin çay makinesinin fişi özel güvenlikler tarafından çekildi. Okulun Göztepe Yerleşkesi’nde yaşanan olaya öğrenciler “ÖGB diyoruz, güvenlik diyoruz artık onlara “priz bekçileri” demeye başlayacağız. Kayyum rektörlüğe soruyoruz sizin göreviniz öğrencilerin çayhanesinden priz çektirmek mi?” diyerek tepki gösterdi.
Liselerde öğretmenlerin zorunlu olarak tayin edilmesine ilişkin eylemler de kaldığı yerden devam ediyor.
LİSELERDE EYLEME DEVAM
İstanbul Bostancı’da yer alan Hayrullah Kefoğlu Lisesi’nde öğrenci ve mezunların, 28 öğretmenin kadro dışı bırakılması ve 14 öğretmenin kadroya geri alınmaması sebebiyle yarın lise önünde toplanarak gerçekleştireceği yürüyüş öncesi okul idaresi ile yakın olan öğretmenlerin, “Yarın okula gelmeyin, polis gelecek” dediği öne sürüldü.
Öğrencilerin geçen hafta pazartesi yaşananları protesto etmek amacıyla okul bahçesinde oturma eylemi düzenleyerek derslere girmemesinin ardından okul tarafından velilere, eylem gerçekleştiren öğrencilere ‘çok ağır disiplin cezaları verileceği’ yönünde bir SMS atılmıştı.
Kocaeli’nde Darıca Fen Lisesi’ni ziyaret etmek isteyen mezun öğrenciler de, okul yönetimi tarafından engellendi. Kapı önünde oturma eylemi gerçekleştiren mezunlar, ‘‘Okulumuzu ziyaret etme isteğimiz bir hak, öğretmenlerimize duyduğumuz saygı ise bir sorumluluktur’’ dedi.
Okul müdürünün, ‘Eyleminizi yaptınız, şimdi gidin. Bir daha yapmayın’ sözleri üzerine mezun öğrenci tarafından “Bizler Darıca Fen Lisesi mezunları olarak, bu tavrı kabul etmiyoruz. Okulumuzu ziyaret etme isteğimiz bir hak, öğretmenlerimize duyduğumuz saygı ise bir sorumluluktur. Bu davranışımızı yalnızca bir tepki değil, bir vefa borcu olarak görüyoruz’’ dedi.
DAVALAR DEVAM EDİYOR
Haklarında ‘‘kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama’’ ve ‘‘Cumhurbaşkanına hakaret’’ suçlamasıyla dava açılan 49 kişinin yargılanmasının ilk duruşması dün İstanbul 27. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Bursa’da da eylemler sebebiyle tutuklanan öğrencilerin ilk duruşması dün Uluyol Adliyesi’nde görülmeye başlandı. Duruşmanın öncesinde Anne-Baba Dayanışma Ağı basın açıklaması okudu. Açıklamaya, Cumhuriyet Halk Partisi Bursa Milletvekilleri Kayıhan Pala, Nurhayat Altaca Kayışoğlu, sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve aileler katıldı.
Tahliye edilen öğrencilerden Umut Ulaş Salman’ın ablası Dicle Dilan Salman, şu ifadeleri kullandı:
‘‘Bizler, adli kontrol altında tutulan ve tutuklanan gençlerin aileleriyiz. Yeniden dayanışmayı, birlikte sevinmeyi, birlikte üzülmeyi, ne olursa olsun birlikte mücadele etmeyi öğrendik. Bursa’da hâlâ gençlerimiz tutuklu bulunuyor. Sadece anayasal haklarını kullandılar ve o gün orada hep birlikte yan yanaydık. O yüzden bugün burada esas yargılanan hepimizin iradesidir. Çocuklarımızı serbest bırakın.’’
Anne-Baba Dayanışma Ağı, Bursa’daki duruşmanın ardından yaptığı açıklamada, “Bugünkü duruşmada Bursa’da 2 çocuğumuz tahliye edildi, 3 çocuğumuzun ev hapsi kaldırıldı. Tutuklu 4 çocuğumuz kaldı. Tutuklu kalan çocuklarımız için avukatlar yarın gerekli adımları atacak. Tüm çocuklarımız için adalet istiyoruz” denildi.