Close Menu
  • Начало
  • Анализи
  • Икономика
  • Новини
  • Политика
  • Спорт
  • Финанси
  • Още
    • Жени
    • Права и общество
    • Технологии
    • Лайфстайл
    • Общество
Facebook X (Twitter) Instagram
Facebook X (Twitter) Instagram
Haber.bgHaber.bg
  • Начало
  • Анализи
  • Икономика
  • Новини
  • Политика
  • Спорт
  • Финанси
  • Още
    • Жени
    • Права и общество
    • Технологии
    • Лайфстайл
    • Общество
Haber.bgHaber.bg
Начало » CHP ve DEM

CHP ve DEM

ноември 28, 2025 Политика
Share
Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email
BG Прочети на български TR Прочети на турски
Komisyonun İmralı’ya gidiş kararını alabilmesinin sürece olumlu etkilerinin yanında, karşı duruşları keskinleştirip katılaştırdığını, hatta muhalefet kanadında barışa...

Komisyonun İmralı’ya gidiş kararını alabilmesinin sürece olumlu etkilerinin yanında, karşı duruşları keskinleştirip katılaştırdığını, hatta muhalefet kanadında barışa destek olanlar arasında çatlak yarattığını da görmek gerekiyor. Barışın toplumsallaşması açısından yaratacağı katkı veya zararı ise zaman gösterecek, ancak olumsuz etkileri gidermeyi zamana bırakmak çatlakların derinleşme tehlikesini taşıyor.
Erdoğan’ın, her adımında, bir taşla daha fazla kuş vurma niyet ve kurnazlığına defalarca tanık olduk. Sürece dair gelişmelerde de birinci önceliğinin, Kürt Sorununu çözerek ülkeye kalıcı barışı sağlamaktan çok, kendi iktidarının bekası olduğu bence kesindir. Başka bir deyişle, Erdoğan’ın, tek adam rejimini sonlandıracak yegâne tehlike olan demokratik muhalefetin stratejik bütünlüğünü parçalama hedefinin her zaman önceliği olduğunu göz ardı etmemek şart.
Mehmet Uçum’un geçen pazar kaleme aldığı “İMRALI DİNLEME KARARI VE HUKUK RAPORU” başlıklı yazıdaki dil, bu önceliği açığa vuruyor:
“Geçiş sürecinin ihtiyaçlarıyla demokrasiyi ilerletme perspektifi yaklaşımlarını birbirine karıştırmamak da önemlidir.” derken kastedilenin “Demokrasiyi şimdilik unutun!” olduğunu söylemek yanlış olmaz.
Uçum’un “reform” dediği, yerelliğe dair söyleminde ise tekçilik tavan yapıyor:
“…yerel icrada merkezin sorumluğunu artırarak tek teşkilat, tek bütçe ve tek icra yaklaşımını hayata geçirecek bir yerel yönetimler reformu kaçınılmaz hale gelmektedir.”
Uçum’un formüle ettiği şeyin, yerel yönetimleri de merkezi otoritenin tekçi anlayışı altına almak olduğu çok açık değil mi?
İktidarın, süreci isimlendirirken “Terörsüz Türkiye” dışında hiçbir başlığı kullanmaması, barış, demokratikleşme gibi sözcükleri ısrarla ağzına almayışı da yukarda söz ettiğim önceliği doğruluyor. 19 Mart’ta başlayan saldırıların odağında CHP ve DEM Partinin “kent uzlaşısının” olması da öyledir. Bu açıdan bakarsak Erdoğan’ın asıl hedefinin, iktidar değişikliğinin anahtarı olan demokratik muhalefetin birlikteliğini engelleyerek, “terörü bitirme” başarısının toplumda yaratacağı rüzgarla yelkenleri şişirmek olduğunu söyleyebiliriz. Başından beri, ülkenin birinci partisi CHP’yi sürecin dışına itme çabasının nedeni de budur. Çünkü bu saflaşma ve demokratik muhalefetin iki odağı CHP ve Dem Parti arasına duvar örmek kendi iktidarını sürdürmenin tek yoludur.
Sürecin başından itibaren 3 küçük, ülkücü parti, İYİ, Zafer ve Anahtar Parti gibi, CHP de ırkçı, Kürt düşmanı bir tavır alsaydı Erdoğan için her şey çok daha kolay olacak, Kürtleri yanına alarak iktidarını sürdürmeyi garantileyecekti. Ama Özgür Özel’in yönetimindeki CHP bu oyunu bozdu. İmralı’ya gidiş konusundaki tartışmalardan da umdukları sonuç aynıydı. Bu gerçek bize, iktidarla yapılan görüşmelerdeki dikkat ve özenin çok daha fazlasının muhalefetle ve toplumla kurulacak ilişkiye göstermek gerektiğini gösteriyor.
Dokunulmazlıkların kaldırılıp Demirtaş ve Yüksekdağ’ın (ve daha bir çok siyasetçinin) hapsedilmesinin, Suriye’ye askeri müdahalelere onay verilmesinin ve “Yenikapı Ruhunun” mimarı ve artık iktidarın güdümüne girdiği açık olan Kılıçdaroğlu’nun İmralı’ya gidişle ilgili CHP yönetimine yaptığı eleştiriler de bunu doğruluyor.
CHP’nin İmralı’ya gidişe katılmama gerekçesinde ıskalanmaması gereken detay ise, iktidarın, herkesi dümen suyuna katmaya çalışmasına, kendisinin atması gereken adımlardan imtina etmesine yönelik olduğu; süreci engelleyecek değil ilerletecek bir yerden konuşmasıdır. Kuşkusuz bu tutumu, Öcalan’la görüşmeyi savunarak yapabilseydi her şey daha farklı olurdu…
Sözü dolandırmadan ifade edersem; CHP’nin dışlandığı bir sürecin başarı şansı bence yoktur. Çünkü en geniş tabana ve halk desteğine sahip, 8 aydır sokakta adaletsizliğe, hukuksuzluklara direnen, iktidar adayı bir partinin, tabanıyla beraber katılmadığı barışın, toplumsallaşması mümkün değildir. Tekçi söylemi en yetkili ağızlardan sürekli tekrarlayan, kayyımlardan cezaya dönüşmüş tutuklu yargılamalara, hasta mahpuslardan infazı yakılan tutsaklara kadar zerre adım atmamış, AYM ve AİHM kararlarını hiçe sayan bir iktidarla altın tepsilerde imzalanan barış anlaşmasının uygulanacağını düşünmek iyimserlik sınırlarını zorlamak olur. Bunun yerine, mademki nihai hedef demokratik toplumdur, sürecin getirdiği ortamdan yararlanarak iktidar dışındaki en geniş kesimleri kucaklayacak bir dayanışma yaratmak neden mümkün olmasın?
Öte yandan, CHP’nin de iktidarı değiştirme hedefine, DEM Parti desteği olmadan ulaşması mümkün değildir ve CHP yönetimi bence bunun farkındadır. Üstelik, özellikle son 10 yılın söylem ve pratiğini hatırlarsak, muhalefet arasında yaşananların hiçbiri iktidarın yaşattıkları kadar kanlı ve düşmanca olmamıştır. Daha da iddialı bir söz kurarsak, tarih, bu iki siyasi partiyi, ülkenin geleceğini belirleyecek bir yol ayrımında yan yana getirmiştir.
Bütün olumsuzluklara rağmen sürecin başarısı, Erdoğan’ın, iktidar oyununun bozulması ve demokratik muhalefetin dayanışmasına bağlıdır. Toplumun çoğunluğundaki barış isteğine rağmen sürece dair güvensizliğin kaynağı da gösteriyor ki toplum da bunun farkındadır. Bu gerçeğe göre, barışın ve demokratik toplumun dilini, tek adam rejimini de sonlandıracak bir perspektifle kurmak gerektiğini düşünüyorum.

Вижте още

Астън Вила: Историческата серия продължава

Политика декември 16, 20254 Mins Read

Журналист, журналистика, вестник!

Политика декември 16, 20253 Mins Read

Снимка „От къде до къде

Политика декември 16, 20252 Mins Read

САЩ и Дамаск започват съвместна операция срещу ИДИЛ

Политика декември 16, 20252 Mins Read

Призив за действие: Никога няма да го оставим да си отиде

Политика декември 16, 20252 Mins Read

Мирът е въпрос на живот

Политика декември 15, 20253 Mins Read

Закони, написани в кули от слонова кост

Политика декември 15, 20258 Mins Read

10 акра земеделска земя се заемат всеки час

Политика декември 15, 20255 Mins Read

С нарастването на дезорганизацията

Политика декември 15, 20254 Mins Read

Комунистически социализъм

Политика декември 15, 20256 Mins Read
Още новини
Лайфстайл

Забраняват го на своите деца и тровят нашите!

декември 16, 2025
Лайфстайл

Послание за братство от Дилара Алиева

декември 16, 2025
Лайфстайл

Първи концерт в Бостанци

декември 16, 2025
Лайфстайл

Той каза „да“ на 30 милиона TL

декември 16, 2025
Лайфстайл

Да извадим щепсела за нашите деца

декември 16, 2025
Политика

Астън Вила: Историческата серия продължава

декември 16, 2025
Политика

Журналист, журналистика, вестник!

декември 16, 2025
Политика

Призив за действие: Никога няма да го оставим да си отиде

декември 16, 2025
Политика

САЩ и Дамаск започват съвместна операция срещу ИДИЛ

декември 16, 2025
Политика

Снимка „От къде до къде

декември 16, 2025
1 2 3 … 2 612 Next
Facebook X (Twitter) Instagram Pinterest
  • Начало
  • Анализи
  • Икономика
  • Новини
  • Политика
  • Спорт
  • Финанси
  • Още
    • Жени
    • Права и общество
    • Технологии
    • Лайфстайл
    • Общество
© 2025 ThemeSphere. Designed by ThemeSphere.

Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.