Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde siyasi tutsakların koğuşlarına 19 Aralık ‘Hayata Dönüş Operasyonu’nun yıl dönümünde hukuk ve insan hakları örgütleri cezaevi önünde açıklama yaptı. Cezaevi’nde koğuşları değiştirilen tutsaklarla görüşen avukatlar, tutsakların temel haklarının ihlal edildiğini ve koğuş değişikliği sürecinin hukuka aykırı bir şekilde yürütüldüğünü vurguladı
Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde siyasi tutsakların kaldığı koğuşlara, 19 Aralık “Hayata Dönüş Operasyonu”nun yıl dönümünde robokoplu askerlerle baskın düzenlendi ve koğuşlar zorla boşaltıldı. Bunun üzerine Marmara Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma Derneği (MATUHAYDER), Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), Toplum ve Hukuk Araştırmaları Vakfı (TOHAV), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), İstanbul Barosu ve İnsan Hakları Derneği (İHD) cezaevi önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada basın metnini İstanbul Barosu İnsan Hakları Merkezi’nden Avukat Eylem Kaplan okudu.
Koğuşları değiştirilen tutsaklarla görüştüklerini ancak Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi idaresi ile talep etmelerine rağmen görüşme sağlayamadıklarını belirten Eylem Kaplan, tutsakların temel haklarının ihlal edildiğini ve koğuş değişikliği sürecinin hukuka aykırı bir şekilde yürütüldüğünü vurguladı.
Eylem Kaplan, koğuşları değiştirilen tutsakların cezaevi idaresi tarafından eşyalarını dahi toplamalarına müsaade edilmediğini aktararak, “Eşyaları personellerin toplayıp diğer koğuşa taşıyacağını söylemişlerdir. Şu an hala mahpusların koğuşlarında kendi paralarıyla aldıkları eşyaları idare tarafından verilmemiştir. Mahpusların yerleştirildiği koğuşun fiziki şartları oldukça kötüdür. Duvarlar nemden kabarmış, sıvalar dökülmüş, pencere ve demir kapılar paslı, elektrik tesisatı çalışmaz halde, sular borulardaki pas nedeniyle kirli akmakta olup mahpusların sağlık güvenceleri bulunmamaktadır” dedi.
‘Robokop kıyafetli 50 personelle koğuşa baskını tesadüf değil’
Eylem Kaplan, 19 Aralık tarihinde koğuş değişikliği için robokop kıyafetli 50 personelle koğuşa baskın yapılmasının tarihsel olarak tesadüf olmadığını belirterek, şöyle konuştu:
“Bu coğrafyada 19 Aralık 2000 tarihinde, 20 hapishanede eş zamanlı operasyonlar düzenlenmiş; üç gün süren ve televizyonlardan canlı yayınlanan bu operasyonlarda 30 mahpus yaşamını yitirmiş, yaklaşık 300 mahpus yaralanmıştır. Bu katliamın tam da 25’inci yıldönümünde benzeri bir müdahalenin gerçekleştirilmesi, toplumsal travmayı yeniden tetiklemekten öteye geçmemektedir. Nitekim operasyon sırasında koğuşa giren bazı görevlilerin ‘devletin gücünü göreceksiniz’ şeklindeki söylemleri ve Robocop kıyafetleri, yaşananların sıradan bir cezaevi düzenlemesi ya da koğuş değişikliği olmadığını, toplumsal barışın konuşulduğu bu dönemde sürecin ruhuna da aykırı olduğunu göstermektedir. Bu belirlemeler ile Bakırköy Başsavcılığının bugün konuya ilişkin yaptığı ve hiçbir olumsuzluk yaşanmadığına dair açıklaması arasındaki fark ortada olup takdir kamuoyunundur.”
Talepler
Eylem Kaplan, son olarak taleplerini şöyle sıraladı: “Hapishanelerin sivil toplum kuruluşlarının denetimine açık hale getirilmesini, tüm mahpuslar için insan onuruna yaraşır yaşam koşullarının sağlanmasını, mahpuslara yönelik yıllardır süregelen psikolojik ve diğer her türlü şiddet ile keyfi uygulamalara son verilmesini, temel ihtiyaçlara erişimin güvence altına alınmasını ve hukuksuz biçimde el konulan eşyaların derhal mahpuslara teslim edilmesini tüm adli ve idari makamlardan talep ediyoruz.”
Kaynak: MA
Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde siyasi tutsakların koğuşlarına 19 Aralık ‘Hayata Dönüş Operasyonu’nun yıl dönümünde hukuk ve insan hakları örgütleri cezaevi önünde...

