Close Menu
  • Начало
  • Анализи
  • Икономика
  • Новини
  • Политика
  • Спорт
  • Финанси
  • Още
    • Жени
    • Права и общество
    • Технологии
    • Лайфстайл
    • Общество
Facebook X (Twitter) Instagram
Facebook X (Twitter) Instagram
Haber.bgHaber.bg
  • Начало
  • Анализи
  • Икономика
  • Новини
  • Политика
  • Спорт
  • Финанси
  • Още
    • Жени
    • Права и общество
    • Технологии
    • Лайфстайл
    • Общество
Haber.bgHaber.bg
Начало » Мислим за социализма заедно с Движението за свобода на Кюрдистан

Мислим за социализма заедно с Движението за свобода на Кюрдистан

декември 17, 2025 Политика
Share
Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email
BG Прочети на български TR Прочети на турски
Марксистите в Турция се намират на кръстопът. Или те ще участват продуктивно в дебатите за възможността за комунален, бездържавен социализъм, или ще бъдат принудени да приемат идеята за държава...

Türkiyeli Marksistler, bir yol ayrımındadır. Ya komünal, devletsiz bir sosyalizmin olanağına ilişkin tartışmalara üretken olarak katılacak ya da devletli bir düşüncenin muhafazakarlığı içinde bodoslama intihar edecektir
Devrim Beyaz
Son aylarda özellikle Kürt Özgürlük Hareketinin ürettiği paradigma ile Marksizm…sosyalizm… çelişki…sınıf…komün gibi kavramlar yeniden gündelik yaşamımıza girdi. Beğenip beğenmemenin ötesinde bu kavramları doğrudan KÖH’ün ve Abdullah Öcalan’ın bizlere tartıştırdığı açık. Biz bu tartışmanın Marksizm içi bir tartışma olduğundan hareketle bu kısa yazıda ana başlıklar ile bazı belirlemeler yapmak istiyoruz.
1 – Marksizmin Güncelliği nereden gelmektedir? Öncelikle bu tartışmanın zeminini oluşturan Marksizm, sermayenin birikim rejiminin teorisi ya da gücü değildir. Marksizm, direnişin… emeğin politik-pratiğinin teorisi ya da gücüdür. Marksizmin güncelliğini, direnişin güncelliğinden almayan tüm yaklaşımlar, yani sermayenin birikim rejiminden alan yaklaşımlar, kurgu olmaktan öteye geçemez. Modernist Marksistlerin bu yaklaşımının en önemli sonucu, Marksizmin devrimci bir yaşamın inşasından koparılmasıdır. Bir güç, yaşamın inşasında etki üretimleri ile kendini gösterir. Güç ile gücün kurgusu arasında sanıldığından daha büyük fark vardır. Güç, bizi düşünmeye davet üretirken, gücün kurgusu Heidegger’in “henüz düşünmüyoruz” dediği bir düzleme aittir.
2 – Sosyalizm kavramı, Marksizm’e sonradan eklemlenen bir kavramdır. Buradan kasıt şudur. Sosyalizm, son kertede tüm reel olumsuzluklarından sıyırdığımızda bile komünizmin ilk aşaması…geçici bir siyasal araç…sürecin kısmi bir göstergesidir. Kuramsal anlamda bu şekilde görünen sosyalizm, her nedense, reel sosyalizmle birlikte nihai ufuk…insan yaşamının en güzel ve ahlaklı bir modeli gibi sunulmuştur. Ancak gerçekler hiç de böyle değildir. Reel sosyalizmlerin, toplumsal yaşamı devletleştirdiği reddedilemeyecektir. Bu, işin toplumsal yaşam bağlamı olmakla birlikte, ekonomi politik çerçevede bir anlamı daha vardır. Sosyalizm/reel sosyalizm, emeğin, ücretli emek olarak sınıflaştırma pratiğine hiçbir müdahalede bulunmadı. Ve Marksizm de bir ekonomi-politik eleştirisinden sıyrılarak, sosyalist bir ekonomi politiğin varlığını savunmaya dönüştü. Dahası, geçici bir siyasal aşama olarak planlanmışken, egemen bir paradigmaya dönüştü. Buna komünalizmin Marksizm’den tasfiyesi diyebiliriz.
3 – Sınıf meselesi de Marksizmin en çok tartıştığı kavram gibi görünse de aslında kuramsal olarak statik bir entite olmaktan öteye gidemediği için, bir politik hareket işlevi göremedi. Sınıfsallığın, bir sınıf üretme ilişkisi olduğu ve devrimci mücadelenin ise sınıfsızlaşmayı üretmek olduğu çok çabuk unutuldu. Modernist Marksizm sınıfsallığı korumak için sınıfı, ikili cinsiyet rejimi gibi ikili bir sistemde çalıştırdı hep. Bu haliyle işçi sınıfı, bir erkeklik rejimi gibi algılandı yıllarca. İşçi sınıfı, kaslı…orta yaşlı…erkeklerden oluşmuş gibiydi. Bu haliyle Modernist Marksizm hem sömürgeleştirilen halkların hem de kadın özgürleşmesinin karşısında da en büyük engel oldu yıllarca. Bunu gerçekten iyi anlamak zorundayız. Burada kaba bir eleştiri amacı taşımıyoruz. Mücadeleleri kimlik sorununa indirgeyen ya da üst yapısal anlamda ikincil sorunlar olarak gören anlayışların birçok fraksiyonca eleştirisi yapılmış olsa da temel düzlem değişmediği için devrimci bir mücadele dinamiğinde ortaklık/kollektivite üretilemedi.
4 – Çelişki kavramına, ürettiği etkiden daha büyük bir kudret atfedildi. Mevcudun muhafazası olarak çelişkinin bir silah olmadığı üzerine düşünceler, Modernist Marksistlerce yıllarca görmezden gelindi. Çelişki konusunda eleştirel davrananlara, Marksizmin farklı akımlarının çelişkiyi salt sermaye/emek gibi altyapısal olarak almadığı söylense de Althusser’in üstbelirlenimi ya da Mao’nın başat çelişkisi, sorunu çözermiş gibi yapıp üstünden atladı. Çünkü, sorun çelişkinin doğru belirlenememesinden değil, çelişkinin kendi ötekisi içinde “belirleme” üretmesinden kaynaklanıyordu. Antagonizmanın birbirinin ölçü birimi olan bir ilişkinin içinden düşünülerek çelişkiyle eşitlenmesi ile komünalizmin Marksizmden tasfiyesi arasında doğrudan bir ilişki vardır.
5 – Komün kavramı da neredeyse 50 yıldan fazladır Marksizmin külliyatından kayboldu. Geçici bir aşama olarak kurgulanan sosyalist model aracılığı ile doğrudan komünal yaşam üzerine düşünenler, Marksizm’den dışlanmaya çalışıldı. Bunda sosyalizmin daha doğrusu devletli düşünen Modernist Marksizmin etkisi büyük. Bugün de devletsiz bir düşünce üzerine konuşulmak istendiğinde dahası komünden bahsedildiğinde Modernist Marksizmin muhafazakarlaşmasının arkasında devlete olan bağlılık yatar.
5 başlıkta kabaca derlemeye çalıştığımız sorunları, şimdi de Kürt Özgürlük hareketinin ve Abdullah Öcalan’ın çağrıları içinden düşünmeye çalışalım.
1 – Marksizmin güncelliği konusunda KÖH bize yeni bir perspektif önermiştir. Bu perspektif, Marksizmin güncelliği için sermayeye ve onun birikim rejimine değil, doğrudan direnişlere ve direnişin ötesine geçen kurucu pratiklere yani yaşamın inşasının deney ve yaşantılamasına bakmayı öğretti bize. Dolayısı ile KÖH’ün Marksizme eleştirilerini direnişin içinden üretmiş olduğu düşünüldüğünde, yöneltilen eleştirilerin tamamı sadece bu nedenle bile meşrudur. KÖH’ün eleştirilerine direnişin içinden değil, sermaye birikim rejiminden ya da çelişkilerin içinden cevap üretmek Marksizmin güncelliğini anlamamak demektir. Kaldı bu eleştirileri KÖH Marksist olmak zorunda değil diye savunmak bile kolaycılıktır. KÖH, direnişin içinden ürettiği tüm kavramları ile Marksizmin güncelliğinin apaçık kanıtıdır.
2 – Sosyalizm kavramını KÖH’ün de kullanması, KÖH’ün devletli ya da ekonomi politik bir yaklaşımla sosyalizmi savunduğu anlamına gelmemektedir. KÖH’ün, sosyalizm kavramını hiç de geçici ve planlı bir siyasi aşama/süreç olarak düşünmediği ortadadır. Tersine sosyalizm kavramının ekonomi politikten kurtarılarak, etik-politik  bir inşa süreci içinde yeniden üretilmeye çalışıldığına şahit oluyoruz. Bu sosyalizm, geçici olmayı bırakın, yaşamın tüm kılcal damarlarına kadar yani komünal bir elbirliği içinde üretilmektedir. Bu çerçevede buna “komünalist sosyalizm” denebilecektir.  Bu şekilde komünalist bir yaşam paradigması içinde sosyalizm de Marksizmden tasfiye edilmemiş olur. Ancak bu tasfiye edilmeyiş sosyalizmin ancak şimdi ve burada yaşamın inşasına olan etkisi içinde düşünüldüğünde mümkündür. Sosyalizm, kapitalizmin taşıyıcı eşeği değildir artık. Kaldı ki bu düşünce de ilk defa Abdullah Öcalan tarafından dile getirilmedi. Reel sosyalizmin küresel kapitalizm için bir olanak…kapitalizmin ulaşamadığı öznelliklere yönelik ilksel birikim modeli… işlevi gördüğü, bundan 40 yıldan önce başka Marksistlerce de söylendi. (Bkz. Guattari & Negri – Bizim Gibi Komünistler)
3 – Sınıf meselesinin, KÖH tarafından reddedildiğinin söylenmesi gerçekten oldukça trajik. Çünkü burada reddedilen ne olduğu ya da tartışmanın nasıl yapılması gerektiğinin anlaşılamadığını düşünüyoruz. Marx açısından komünizmin bugünkü duruma son verecek hareket olarak kavranmasının doğal sonucu, bugünkü durumun temelde bir sınıf üretme ilişkisi olduğunda saklıdır. Dolayısı ile komünistler, sınıfsallığı savunmaz, sınıfsallığa son verecek sınıfsızlaştırma hareketlerine bağlanır ve onu yaratırlar. Son günlerde çok sık karşılaştığımız Marksizme ilişkin temel paradigma olarak sınıfın gösterilmesi tam da bu yüzden oldukça trajiktir. KÖH’ün bize öğrettiği sınıfsızlaşma ise tam da kapitalizmin kurucu dinamiklerine…sömürgeciliğe…patriyarkaya…devlete karşı kurucu bir inşadır. Bu yaklaşım her yönüyle Marksisttir.
4 – Çelişki kavramı bu süreçte en tehlikeli kavram halini alacaktır. Çünkü; anti-kapitalist bir hareket olarak… bir sınıfsızlaşma hareketi olarak… bir kadın özgürleşmesi hareketi olarak, Kürdistan Özgürlük Hareketinin çelişkiden çok antagonizmaya yaslanacağına şüphe yoktur.
5 – Komün ise maalesef hala en az tartışılan bir kavram olarak durmaktadır. Bir komünalist hareket olarak KÖH bize komünü, şimdi ve burada bir yaşam inşası olarak enternasyonal çağrısı eşliğinde öneriyor. KÖH’ün bu daveti yaşamın sömürgeleştirildiği bir çağda tüm dünya halklarına yol gösterecektir. Türkiyeli Marksistlerin bu çağrıya karşı alacakları olumlu tavır, aynı zamanda onları kurgularından… kuruntularından kurtaracak ve yaşamla bağlarını da yeniden kuracaktır.
Sözün özü, yıllarca akademik koridorlarda bile adı duyulmakta zorlanan sosyalizm, Marksizm, KÖH sayesinde yeniden tartışılmaya başlandı. Bu her açıdan olumlu olarak düşünülebileceği gibi çok tehlikeli bir yanı daha vardır. Maalesef Türkiyeli Marksistler, bir yol ayrımındadır. Ya komünal… devletsiz bir sosyalizmin olanağına ilişkin tartışmalara üretken olarak katılacak ya da devletli bir düşüncenin muhafazakarlığı içinde bodoslama intihar edecektir.

Вижте още

Призраци от миналото

Политика декември 17, 20256 Mins Read

От вътрешността на MESEM: Не можем да ходим на училище, бият ни, трябва да работим

Политика декември 17, 20255 Mins Read

Втори етап – преход от отричане към приемане

Политика декември 17, 202511 Mins Read

Часът на Джахан: Убийството на истината

Политика декември 17, 20254 Mins Read

Министърът на отбраната на Израел Кац представя на правителството решението за закриване на Израелското армейско радио

Политика декември 17, 20251 Min Read

Гранични сблъсъци между Камбоджа и Тайланд: Жертвите нарастват до 52

Политика декември 17, 20252 Mins Read

Оцелелите от земетресението в Марашли реагират на 11-ия съдебен пакет: „Тази наредба избягва осъждането на отговорните за смъртните случаи“

Политика декември 17, 20255 Mins Read

Постигнато споразумение между общината и работниците в Измир

Политика декември 17, 20252 Mins Read

След смъртта на Гюлшах Дурбай в община Шехаделер ще бъде избран нов кмет

Политика декември 17, 20251 Min Read

„Целта на Назим и Джихан беше да покажат реалността на света

Политика декември 17, 20255 Mins Read
Още новини
Финанси

Доклад за оценка на TSKB COP30: „COP на истината“ или „истината на COP“?

декември 17, 2025
Финанси

Престижна инвестиция от 500 милиона лири от Çınaraltı Mangalbaşı до Ulukışla!

декември 17, 2025
Права и общество

Италия: Следи от дългия поход на динозаврите преди 200 милиона години са открити по склоновете на Алпите

декември 17, 2025
Технологии

Невероятно откритие в Мексико: разкрит е череп от куб на 1400 години

декември 17, 2025
Политика

Призраци от миналото

декември 17, 2025
Политика

От вътрешността на MESEM: Не можем да ходим на училище, бият ни, трябва да работим

декември 17, 2025
Политика

Втори етап – преход от отричане към приемане

декември 17, 2025
Политика

Мислим за социализма заедно с Движението за свобода на Кюрдистан

декември 17, 2025
Политика

Часът на Джахан: Убийството на истината

декември 17, 2025
Права и общество

Европейският парламент одобри план за постепенна забрана на вноса на газ от Русия

декември 17, 2025
1 2 3 … 2 645 Next
Facebook X (Twitter) Instagram Pinterest
  • Начало
  • Анализи
  • Икономика
  • Новини
  • Политика
  • Спорт
  • Финанси
  • Още
    • Жени
    • Права и общество
    • Технологии
    • Лайфстайл
    • Общество
© 2025 ThemeSphere. Designed by ThemeSphere.

Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.