Close Menu
  • Начало
  • Анализи
  • Икономика
  • Новини
  • Политика
  • Спорт
  • Финанси
  • Още
    • Жени
    • Права и общество
    • Технологии
    • Лайфстайл
    • Общество
Facebook X (Twitter) Instagram
Facebook X (Twitter) Instagram
Haber.bgHaber.bg
  • Начало
  • Анализи
  • Икономика
  • Новини
  • Политика
  • Спорт
  • Финанси
  • Още
    • Жени
    • Права и общество
    • Технологии
    • Лайфстайл
    • Общество
Haber.bgHaber.bg
Начало » „Кюрдският въпрос, демокрацията и мирът

„Кюрдският въпрос, демокрацията и мирът

ноември 1, 2025 Политика
Share
Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email
BG Прочети на български TR Прочети на турски
В рамките на процеса на мир и демократично общество, развиван за решаване на "кюрдския въпрос", през седмицата бе отбелязано едно важно събитие. Кюрдската партизанска организация за свобода...

“Kürt sorunu”nun çözümü amacıyla geliştirilen barış ve demokratik toplum süreci kapsamında, haftaya damgasını vuran, önemli bir gelişme yaşandı. Kürt özgürlük gerillası, riskli bölgelerde bulunan güçlerini, yaptığı bir törenle, geri çektiğini duyurdu. Atılan bu adımın, tıkanma trendi gösteren barış ve demokratik toplum sürecine can suyu olmak ve herhangi bir provokasyona yol açmamak için planlanıp pratikleştirildiği belirtildi.
Bu gelişmenin kendisinin verdiği mesaj, geri çekilme işlemi yönetilirken yapılan açıklama, daha sonra Sayın Bayık’ın ve Sayın Karasu’nun yaptıkları açıklamalar, Kürt güçlerinin barış ve demokratik toplum sürecine bağlılığını, bu süreci başarıya taşımaktaki kararlılıklarını çok net olarak ortaya koymaktadır.
Sayın C. Bayık’ın ifadeleriyle söylenen şöyle; “Türk devleti ile Kürtler arasındaki kopukluk ancak demokratik entegrasyon yasalarıyla giderilebilir. Entegrasyon ne asimilasyon ne erime ne de Türkleşmedir. Kürt; kimliği, dili, kültürü ve öz yönetimiyle var olacaktır. Böylece 100 yıllık kopukluk son bulacak, barış gerçekleşecektir.”
Bunların yanında Sayın Bayık, Sayın Öcalan’ın ve ona bağlı olarak özgürlük hareketinin çok ciddi adımlar attıklarını, ancak devletin “hiçbir adım atmadığını”, dolayısıyla “Bu sürecin böyle yürümeyeceğini aklı başında her insan bilir” diyor.
Kürt özgürlük hareketinin bu yaklaşımı, S. S. Önder tarafından, 27 Şubat mesajının devamı olarak dillendirilen, Sayın Öcalan’ın “silahların imhası ve PKK’nin kendini feshi, demokratik siyaset ve hukuki bir ortam gerektirmektedir,” ifadeleriyle uyumludur. Gücünü buradan alan bu yaklaşım, sürecin bu noktaya gelmesini sağlamıştır.
Bu çabaların sonucunda gelinen noktada mevcut durum, Kürtlerin asli unsur oldukları ve kaybetmeyecekleri ikinci Lozan masası olarak görülebilir. Masanın bir ucu İmralı adasında, bir ucu Ankara’da ve birbirlerine çok uzak olsa da amaçlanan diyalog ve tartışmalar yapılabilmektedir. Bu anlamlı ve değerlidir.
Ancak sürecin sancılı da olsa ilerlemesini sağlayan, büyük bir sorumlulukla hareket eden, yaratıcı ve cesur açılımlar yapabilen sayın Öcalan ve Kürt özgürlük hareketidir.
Buna rağmen devlet sürecin ilerlemesini zorlaştıran bir tutum izlemektedir.  Çünkü devlet, sürecin başından beri, “Kürt sorunu” diye bir sorunun varlığını kabul etmemektedir. Soruna, “Kürt sorunu” olarak değil, bir terör ve   asayiş sorunu olarak yaklaşmaktadır. “Terörsüz Türkiye” tekerlemesinde ısrar edilmesi bu nedenledir. Devletin zorlayıcı bir tartışma yapıldığında açıktan “Kürt sorunu” yoktur diyeceği açıktır.
Zira devlet, sorunun “Kürt sorunu” olduğunu kabul ederse iki önemli sonuçla karşılaşacaktır.  Bir, Kürtlerin ulus olarak varlıklarını kabul etmiş olacaktır.  İki, doğal olarak Kürtlerin ulusal demokratik haklarının bulunduğunu kabul edecektir.
Bu durumda Türk devletinin, Kürtlerin ulusal demokratik haklarına karşı, bugün dirense bile, uzun vadede direnmesi kolay olmayacaktır.
Türk devletinin hem sorunun adını doğru koymaması hem de demokratik bir barıştan kaçarak, demokratik olmayan bir barışı dayatması bu nedenledir.
Dolayısıyla devlet, Kürt sorunundan söz etmeyerek, sorunu ve süreci farklı tanımlayarak, anadilin özgürlüğünü reddederek, bir barış ikliminin yaratılmasından ısrarla kaçınarak, en zayıf olduğu bu alanda ideolojik egemenlik kurmak istemektedir.
Devletin bu yaklaşımına ve bunun sonucu olarak geliştirilen demokratik barış karşıtlığına dikkat çeken Sayın Karasu, “Kürt sorunu demokratikleşme olmadan çözülmez” diyerek hem sorunun adının “Kürt sorunu” olduğunu, hem de çözüm yolunun “demokratik barış” olduğunu ortaya koymaktadır.
Buna rağmen Türk devletinin demokratik bir açılım içine girmemesi, yapısal özelliklerinden ve geleceğe dair yaptığı projeksiyondan kaynaklanmaktadır.
Barışçı ve demokratik olmayan Türk devleti, geleceğini de barışçı ve demokratik olmayan bir devlet olarak tasarlamaktadır.
Mevcut Türk devletini yönetenler, Osmanlı-Türk ve İslam bir hanedan İmparatorluğu rüyasıyla motive olmaktadır. Belirtilen güç odakları, tek etnik yapının, tek inancın hâkim kılındığı, hanedanlıkla yönetilmeyi meşru bir yönetim biçimi olarak gören bir devlet yaratmaya çalışmaktadırlar.  Türk devletinin demokratikleşememesinin nedeni budur.  Demokratikleşemeyen devlet, sürecin gidişatına kendi istediği gibi yön verme çabasından vazgeçmeyecektir.
Ancak Türk devleti “kadir-i mutlak” değildir. Her şey devletin istediği gibi yürümüyor, yürümeyecektir. Devletin yarattığı engeller aşılması mümkün ve gereklidir.
Bunun için, barış ve demokratik toplumun inşası, en değerli talep olarak bütün toplumsal kesimlere aktarılmalı, bu kesimlerin sürece dahil olmaları sağlanmalıdır.
Başta Kürtler olmak üzere, Aleviler, Türkler, Çerkesler, Lazlar, Müslümanlar, kadınlar, emekçiler ve gençler, kısacası savaştan zarar gören herkes, barış için yollara düşmelidir.  Halklar ve ezilenler bulundukları her ortamda harekete geçtiklerinde sürecin ağır aksak yürüyüşü hızlanacak, varılacak yere daha erken varılacaktır.

Вижте още

Ролята на бащите

Политика ноември 2, 20251 Min Read

„Отново по следите на едно писмо

Политика ноември 2, 20251 Min Read

Граждани на Измир Минималната заплата не стига дори за плащане на наем

Политика ноември 2, 20252 Mins Read

Фериде Ералп: Отговорност е да се установи връзка между борбата на жените и борбата за мир

Политика ноември 2, 20253 Mins Read

Някои пътища са затворени за движение за маратона в Истанбул

Политика ноември 2, 20252 Mins Read

Може ли Световната здравна организация все още да бъде съвестта на света в областта на здравеопазването? -3 | Когато се жертва равенството

Политика ноември 2, 20255 Mins Read

Те не успяват, но…

Политика ноември 2, 20254 Mins Read

Гражданите нямат достъп дори до храна

Политика ноември 2, 20253 Mins Read

Пътуване от Четири острова до Четири острова

Политика ноември 2, 20253 Mins Read

Пчелен кошер!

Политика ноември 2, 20251 Min Read
Още новини
Икономика

Исмаил Юксек Казвах на близкото си обкръжение, че чувствам, че ще вкарам гол

ноември 2, 2025
Икономика

Учителят на известни имена Сюхейла Алтъмьошдърт умира

ноември 2, 2025
Икономика

Последни земетресения: Земетресение с магнитуд 6,3 по Рихтер в Афганистан

ноември 2, 2025
Икономика

„Всяка нова инициатива определя бъдещето на Турция“

ноември 2, 2025
Икономика

DÜNYA е споменът за икономическата трансформация на Турция

ноември 2, 2025
Права и общество

ТЕЛЕ 1 решения на попечители и съда в неделя

ноември 2, 2025
Права и общество

Тръмп „предупреждава“ Нигерия за военна атака

ноември 2, 2025
Новини

Молбите за убежище в Германия намаляват с 55%

ноември 2, 2025
Права и общество

Земетресение на турско-арменската граница

ноември 2, 2025
Новини

Той живее в планината от години: Мъж, издирван в България от 17 години, е арестуван за къмпингуване без разрешително

ноември 2, 2025
1 2 3 … 1 914 Next
Facebook X (Twitter) Instagram Pinterest
  • Начало
  • Анализи
  • Икономика
  • Новини
  • Политика
  • Спорт
  • Финанси
  • Още
    • Жени
    • Права и общество
    • Технологии
    • Лайфстайл
    • Общество
© 2025 ThemeSphere. Designed by ThemeSphere.

Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.