Close Menu
  • Начало
  • Анализи
  • Икономика
  • Новини
  • Политика
  • Спорт
  • Финанси
  • Още
    • Жени
    • Права и общество
    • Технологии
    • Лайфстайл
    • Общество
Facebook X (Twitter) Instagram
Facebook X (Twitter) Instagram
Haber.bgHaber.bg
  • Начало
  • Анализи
  • Икономика
  • Новини
  • Политика
  • Спорт
  • Финанси
  • Още
    • Жени
    • Права и общество
    • Технологии
    • Лайфстайл
    • Общество
Haber.bgHaber.bg
Начало » Критики към системата

Критики към системата

август 14, 2025 Политика
Share
Facebook Twitter LinkedIn Pinterest Email
BG Прочети на български TR Прочети на турски
Има ли социален упадък в основата на големите проблеми? Може би на много места този въпрос се решава с чувство на облекчение и катарзис...

Acaba yaşanan büyük sorunların temelinde bir toplumsal çürümüşlük mü var? Belki de birçok yerde bu konuya gönül ferahlığı ve bir katarsisle birlikte, evet cevabı veriliyor. Normal bir soru ve normal bir cevap gibi. Ortalamanın ağırlıklı ortalaması. Belki de alışılagelmiş bir cevap. Bit yeniği aranmamış bir cevap.
Bakıyorum; akademisyenler, yurttaşlar, siyasal mücadele vermesi gerekenler bu konuyu konuşuyor. Bir çürüme varmış, o nedenle sorun çıkıyormuş. Toplum daha ahlaklı olmalıymış onlara göre.
Yani yük yine Ayşe Teyze’le, Remzi Amca’nın üzerine yıkılmış durumda. Ayşe Teyze’yle Remzi Amca neden etik davranmayıp, çürüyor? 16.880 lira emekli aylığı aldıklarından olmasın sakın. 16.880 lira ile mutluluğun ve etik olmanın resmini çizin işin kolayına kaçmadan da sizi görelim. Bir ömür boyu çalışmış, şirketlere devasa kazançlar sağlamış insanlara refah sağlayan aylık yerine, ahlaklı olma öğüdü.
Siyasal, ekonomik ve sistemsel sorunları konuşmamaya yemin etmiş olarak, ne güzel bir sohbet. Çürümüşlük sohbetini yapan orta sınıftan insanlar, bütün konuşmalarının başında hiçbir partiye ya da örgüte üye olmadıklarını hevesle belirtirler örneğin. Yapacakları konuşmanın meşruiyetini buradan almaya kalkışırlar hiç sekmeden. Kendi hatalarını fazilet kabul ederler. Aslında örgütlü mücadele vermek aydınlanma fikrinde bir erdemdir ama bu arkadaşlar bu erdemi neredeyse her seferinde kınarlar. Eğer bir suçsa örgütlü olmak, o suçu başkalarının üzerine atmış olurlar. Güvendikleri ölçü zaten çoğunluğun örgütlü olmaktan uzak durmasıdır. Bir anda mutlu çoğunluğun arasına karışıverirler. Kimse bulamaz onları o kargaşada. Kimsenin onları eleştirebilecek sağlam bir konumu yoktur. Kırk kişiyizdir kırkımız da birbirimizi biliriz. Herkes aynı yolun yolcusudur.
Hepsinin konuşması, bir cenaze töreni konuşması ve ufkun kapanışı. Şarkıdaki gibi: Ay karanlık oldu, yüreğim yare / Biliyorum yoktur derdime çare.
Örgütlü bir mücadele vermeyelim, politik bir mücadele vermeyelim, iktisadi koşulların ve iktisadi sistemin eleştirisini yapmayalım, hadi şimdi çürümüşlüğü konuşalım. Ne ala memleket. Oysa ki kapitalizmle boy ölçüşebilecek bir örgüt olmadan, kapitalizmle mücadele edilemez.
Böyle arkadaşlarımızın çoğu politik olmayı da kınar. Her önemli konuyu konuşmaları gerektiğinde ilgili konunun siyasetler üstü olduğunu söylemek en büyük meziyetleridir. Bu sözü dünyada ilk kez söyleniyormuş gibi söylerler. Deprem siyasetler üstü, Kürt meselesi siyasetler üstü, dış politika siyasetler üstü. Siyasetin menzilinde ne kaldı bilmiyorum. Halbuki dünyayı düzeltecek tek şey politik eleştiridir ve dolayısıyla politik mücadeledir.
Bu konuda derhal minder dışına kaçanlar, kolaycılık yapanlar başkalarını çürümeye uğramış olmakla suçluyor. Ne derin analiz. Asıl çürüme mektep medrese görmüş bir insanın aldığı eğitimin hakkını vermeyip, kolaycılık yoluna sapmasıdır. Tarihte Fransız İhtilali oldu, rönesans oldu, reform oldu, aydınlanma oldu. Peki hani nerede aydın olmanın namusu diye sorulmayacak mı? Bu taifeyi modern sosyalizmden ve Ekim Devrimi’nden sorumlu tutmuyorum.
Örgütlü olmak yok, politik olmak hak getire. Bununla da kalmıyor kenarından iktisadi alanın eleştirisi de yok ve tabii ki iktisadi sistemin eleştirisi. Aman ha, tam yasak bölge. Ahlak, etik lakırtıları akıp gidiyor ama asla üretim ilişkilerinin eleştirisi yok. Dikkatli olalım “komonist” zannederler. Üretim ilişkileri hiç sorun yaratmıyor ve bu kutsal kitabın en başında yazıyor gibi bir hava var. Sanki denildi ki “her şeyi eleştirin ama kapitalizmi eleştirmeyin”.
David Harvey benzer bir konuyla ilgili şöyle diyor: “Makbul neoliberal özneler demek, yanlış giden herhangi bir şey için suçu kendinde aramak fakat kapitalizmin sorun olduğunu düşünmemek anlamına geliyor.”
Bir şeyler yanlış gidiyorsa kendini, kendi ahlakını ve hatta Tanrı’yı suçlayabilirsin ama asla kapitalizmi sorun olarak görmeye kalkışma. Bizdeki durum tam olarak bu.
Kapitalizm gerçektir ama ahlaklı değildir.
Zenginin gözü doyduğu zaman, yoksulun karnı doyacak. Asıl ahlaksız söz bu.
“Kapitalizm en acımasız kralların bile hayal edemeyeceği kadar ölüm ve yıkım, dünya savaşları, kıtalar arası zorunlu göçler, varlık içinde yokluktur.” Ahlaksızlık daha nasıl olabilir ki.
Michael Löwy bir yazısında bu konuyla ilgili orijinal bir görüşü şöyle aktarıyor “Kapitalizm alt edilmelidir. O en büyük musibettir, birikmiş günahtır, çürümüş köktür, çok iyi bildiğimiz tüm acı meyveleri, yoksulluğu, açlığı, hastalığı, ölümü üreten ağaçtır. Bu bakımdan, üretim araçları (fabrikalar, arazi, ticaret, bankalar) üzerindeki özel mülkiyet alaşağı edilmelidir”
Ahlaksa, ahlak böyle olur.
Bu söz, 1973’te Brezilya’nın orta batı bölgesindeki piskoposlar ve üst düzey din adamlarının “Kilisenin Çığlığı” başlığını taşıyan ve böyle sona eren bir yazıdan.
Terry Eagleton “Kapitalizm, karşıtlarından en küçük bir itme gelmeden, kendi çelişkilerinin altında kalmaya tamamen eğilimlidir” diyor.
Evet, taş çatlasa olacak bunlar.
 

Вижте още

Bana her şey Ergenekon’u hatırlatıyor!

Политика ноември 12, 20251 Min Read

Casus belli*

Политика ноември 12, 20251 Min Read

Cari denge net hata noksan

Политика ноември 12, 20251 Min Read

Tekfen Filarmoni ve Borusan İstanbul Filarmoni’den unutulmaz konserler

Политика ноември 12, 20251 Min Read

İki şiir

Политика ноември 12, 20251 Min Read

Özel’den ‘iddianame’ tepkisi: Bu bir iddianame değil, darbecilerin siyasete yönelik bir muhtırasıdır

Политика ноември 11, 20252 Mins Read

Kezban Konukçu: 2026 bütçesi yoksuldan alıp sermayeye veren bir yağma düzenidir

Политика ноември 11, 20253 Mins Read

Elbak’ta ‘Sosin Kadın Dayanışma Merkezi’ açıldı

Политика ноември 11, 20252 Mins Read

Kurtulmuş ile siyasi parti koordinatörleri görüşmesi başladı

Политика ноември 11, 20251 Min Read

Lokman Ürün’ün taziyesine kitlesel ziyaret

Политика ноември 11, 20252 Mins Read
Още новини
Икономика

ANZ, altın fiyatı tahminini yükseltti!

ноември 12, 2025
Икономика

Türkiye’nin yüreğini yakan kaza… 18 şehidimizin naaşına ulaşıldı

ноември 12, 2025
Икономика

BBVA Research: Hanehalkı varlıkları GSYH’ye oranla geriledi, döviz açığı 7 yılın zirvesinde

ноември 12, 2025
Икономика

Ekrem İmamoğlu’dan ‘İBB iddianamesi’ açıklaması

ноември 12, 2025
Икономика

Fatih Ürek öldü mü? Şarkıcı Fatih Ürek son durum nedir, sağlık durumu nasıl?

ноември 12, 2025
Права и общество

“Canımız yanmış gibi değil, canımız yana yana ‘barış’ diye haykırıyoruz”

ноември 12, 2025
Права и общество

14 yaşındaki çocuk işçi Nursefa Samur yaşamını yitirdi

ноември 12, 2025
Права и общество

CHP’ye yönelik ‘kapatma davası’ ihbarına 16 barodan tepki: Örgütlenme özgürlüğüne aykırı

ноември 12, 2025
Права и общество

Kocaeli Üniversitesi öğrencileri: Okurken çalışmak, çalışırken ölmek istemiyoruz

ноември 12, 2025
Новини

Borsa güne nasıl başladı? – 12 Kasım 2025

ноември 12, 2025
1 2 3 … 2 017 Next
Facebook X (Twitter) Instagram Pinterest
  • Начало
  • Анализи
  • Икономика
  • Новини
  • Политика
  • Спорт
  • Финанси
  • Още
    • Жени
    • Права и общество
    • Технологии
    • Лайфстайл
    • Общество
© 2025 ThemeSphere. Designed by ThemeSphere.

Type above and press Enter to search. Press Esc to cancel.