AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan, „Erdoğan’ın biraz daha güçlü kılınması“ halinde İsrail’in Gazze’de soykırım yapamayacağını savundu.
Erzincanlı Sanayici ve İş İnsanları Derneğinin (ERSİAD) ev sahipliğinde „Türkiye Yüzyılında Erzincanlı İş İnsanlarının Misyonu“ programı düzenlendi.
Beyoğlu’nda bir otelde düzenlenen programa Bilal Erdoğan da katıldı.
Programa, AKP Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) Üyesi eski futbolcu Mesut Özil, yargı mensupları, valiler ve farklı sektörlerin temsilcileri katıldı.
Programda konuşan Erdoğan, şunları söyledi:
„Türkiye satın alma gücü itibarıyla milli gelire bakıldığı zaman dünyada bu sene sonunda 11. sıraya yerleşecek. Cumhurbaşkanı’mızın dirayetli, kararlı liderliği tabii ki bütün farkı oluşturan o. Bugün uluslararası sistemde en saygı duyulan lider haline Cumhurbaşkanı’mız bu şekilde geldi. Ama o ekonomik güç sayesinde aynı zamanda Türkiye’nin etkinliğinin arttığını görüyoruz. Düşünün ki 1999-2000 yılında 200 milyar dolar ekonomi. Bugün sadece ihracatın 270 milyar doları geçmiş. Bugün onun üstüne 120 milyar dolar hizmet ihracatı, onun üstüne 64 milyar dolar turizm geliri. Yani dünyadan, bu kadar üretimine cevap alabilen bir ülke haline geldik.“
„NİYE GÜNDEMİMİZİN VATAN HAİNLERİ TARAFINDAN BELİRLENEBİLMESİNE İZİN VERİYORUZ?“
Bilal Erdoğan, „Milletçe bu duygunun arkasına hakkıyla geçmiyoruz. Bugün hala üç-beş kıytırık FETÖ’cü kaçtıkları, gittikleri ihanet merkezlerinden, hala Türkiye’de kamuoyunu sosyal medya üzerinden karıştırabiliyor. Hala abuk subuk, yalan, iftira dedikoduları Türkiye kamuoyuna yayabiliyor. Bunların FETÖ’cü olduğu belli, bunların hain olduğu belli, bunların alçak olduğu belli. Neden hala onların haberlerine itimat edebilen, onların haberlerini yayabilen insanlar var?“ ifadelerini kullandı.
Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
„Niye biz gündemimizin vatan hainleri tarafından belirlenebilmesine izin veriyoruz? Niye Türkiye’nin gündemi, ‘Birlik halinde biz bu 20 yıllık büyüme serüvenini bir 20 yıl daha sürdüreceğiz.’ olmasın? Niye 1,5 trilyonluk Türkiye, 3 trilyonluk Türkiye olmasın? Bakın 23 yılda ortalama yüzde 5,4 büyümüş. Bu 23 yılda neler oldu? Böyle küçük bir özet yapsak herhalde, parti kapatma davası, global finansal kriz, yüzyılın en büyük global ekonomik krizi dünyada yaşandı, darbe girişimleri, 17-25 Aralık olayları, asrın felaketi dediğimiz depremler, pandemi, bölgemizdeki savaşları düşünün. Bütün bunlar olurken 23 yılda yüzde 5,4 büyümüşüz. Bütün dünya 3,3 büyürken, 200 milyardan 1,5 trilyona öyle çıkıyorsun. Bunlar olmasaydı 1,5 trilyon değil, 2,5 trilyon dolar olurmuşuz demek.“
„CUMHURBAŞKANI’MIZIN GÜCÜNÜ, ENERJİSİNİ AZALTTIK“
Türkiye’nin daha da büyüyeceğini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
„Türkiye, belki ilk beş ekonominin arasına dünyada girebilecek bir enerjiyi taşıyor. Ama perspektifimizi genişletmemiz lazım. Şu birlik duygusu çok önemli. Dünyada bu ülkeyi temsil eden Cumhurbaşkanı’mıza kimse laf söyletmese ne olur? Neyimiz eksik? Cumhurbaşkanı’mızın arkasında durmaya değmez mi? Bu kadar bu ülkeye hizmet etmiş, ülkeyi buralardan buralara getirmiş, bugün dünyadaki en saygın liderlerden bir tanesi olan Cumhurbaşkanı’mızın arkasında hep beraber dursak ne olur, ne kaybederiz.
Cumhurbaşkanı’mızın kıymeti anlaşılacak elbette ama geç anlaşılmasaydı daha iyi olurdu. Şu 23 yılın ortalarında bir yerde bile Cumhurbaşkanı’mızın arkasında daha güçlü dursaydık, bugün biz çok daha güçlü olurduk. Biz Cumhurbaşkanı’mızı biraz daha güçlü kılsaydık şu İsrail, şu soykırımı yapamazdı. Ama biz adeta bu içimizdeki fitnelerle, bu içimizdeki kaypaklarla, bu içimizdeki hainlere verdiğimiz primlerle Cumhurbaşkanı’mızın gücünü, enerjisini azalttık. Bu ülkenin yurt dışındaki gücünü, enerjisini azalttık. Çok daha güçlü olabilirdik. Olacağız inşallah. Ama geç olmadan şu birliğimizi bir temin etmemiz lazım. Ondan sonra da ufkumuz, vizyonumuz.“
„KOLAY YOLDAN ZENGİN OLANLARI ÖRNEK GÖSTERDİĞİMİZ ZAMAN TOPLUMU BOZUYORUZ“
Okullara ziyaretler yaptığını anlatan Erdoğan, gençlerde kolay yoldan para kazanma arzusu olduğunu belirterek, „Ülkemizde kolay yoldan zengin olmuş insanları örnek göstermemek lazım. Kolay yoldan zengin olanları örnek gösterdiğimiz zaman toplumu bozuyoruz“ dedi.
Erdoğan, Türkiye’de doğurganlık hızının 1,5’in altına düştüğünü belirterek, „Normalde 2,1 olsa nüfusun yaş ortalamasını koruyorsunuz. 1,5’in altına düşmek demek Türkiye’nin hızla yaşlanması demek. Türkiye’de 10-15 yıl önce birinci sınıftaki öğrenci sayısı 1,5 milyonun üzerindeydi. Bugün 930 bin inanabiliyor musunuz? Düşmesi ne demek biliyor musunuz? 2100 yılında Türkiye’nin nüfusunun 50 milyonun altına düşmesi demek. O zaman 10 milyarlık dünyada 50 milyonluk Türkiye ne kadar tesirli olabilir? Ne kadar güçlü olabilir? Bu ekonomik mesele değil“ diye konuştu.

