Turkoglu Нуждата на обществото от мир е много очевидна

DEM Parti Kadın Meclisi, 27 Şubat çağrısıyla birlikte barışı örgütleme seferberliği başlattı. Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, ‘Barışı toplumsallaştırıp kadınları öznesi yapacağız. Süreci her eve taşıyacağız’ dedi Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat 2025’te yaptığı “Barış ve Demokratik Toplum” çağrısının ardından Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Kadın Meclisi, sürecin toplumsallaşması için kapsamlı bir çalışma başlattı. Tüm kadın hareketlerini sürece dahil etmeyi hedefleyen Kadın Meclisi, siyasi partilerden kadın platformlarına, sivil toplum kuruluşlarından bağımsız kadın inisiyatiflerine kadar geniş bir temas ağı kurarak, barış ve demokratik toplumun örgütlenmesi için çalışmalarını sürdürüyor. DEM Parti Kadın Meclisi Sözcüsü Halide Türkoğlu, çalışmalarını ve kadınların bu inşa sürecindeki rolünü JINNEWS’e anlattı. Kadınlar sürecin öznesi Savaşlarda kadınların şiddetin ilk hedefi olduğunu hatırlatan Halide Türkoğlu, barış ve çözüm süreçlerinin öznesinin kadınların olması gerektiğini söyledi. Halide Türkoğlu, “Bugün Kürt sorunu, herkesin çözmek istediği bir sorun. Ama Kürt sorununun çözümünün, aynı zamanda Türkiye’nin demokratikleşme meselesinden bağımsız gelişmediğini görmeli. Burada en temel meselelerden biri de kadın özgürlük mücadelesidir. B süreci sadece merkezi siyasete bırakmayacak bir planlamayla ele aldık. Bunun bir yerel demokrasi meselesi olduğunu biliyoruz” dedi. Medyanın olumsuz rolü “Kadın özgürlük mücadelesi, barış mücadelesi, aynı zamanda demokratik bir toplumun da inşasını beraberinde getiren bir hattı örmeyi zorunlu kılıyor” diyen Halide Türkoğlu, iktidarın adım atmamasına dair şunları söyledi: “İktidara güvenden ziyade, bu süreçte her kurumun sahici bir rol alıp almadığı da tartışıldı. Ciddi bir manipülasyon süreci ve aslında insanlar barışı, demokratik toplumun ne olduğunu konuşmak istiyor ama medyanın bunu sadece fesih tartışmalarına sıkıştıran bir yerden ele alması; iktidarın hiçbir şekilde adım atmaması, hem toplumu hem de kadınları kaygılandıran bir hat çizdiğini belirtmek lazım” diye konuştu. Örgütlenme buluşmaları Kutuplaştırıcı siyasete, kadın cinayetlerine, emek sömürüsüne dikkat çeken Halide Türkoğlu, “Bunun mücadelesini bir yandan da bu hatlar üzerinden yürütebilmeyi, toplumun demokratik değişimini sağlayacağımız; ev ev her türlü buluşmalarla bu meselenin toplumsallaşmasını temel gündem haline getirdik. Bu temaslar sürecek, bir araya gelerek bunun inşa alanlarını örgütleyeceğiz” dedi. Yerellerde farkındalık yüksek Siyasi partilerin kadın yapılarının bir kısmında, “Süreç ne olacak?” şeklinde beklemede olan bir pozisyon olduğunu, bazılarında da “Ne olursa olsun barış mücadelesi hepimizin ortak yürütmesi gereken bir mesele” duruşu olduğunu aktaran Halide Türkoğlu, “Yerellerde bu, kendini özne kılan bir tartışmaya dönüştü. Yereldeki bu farkındalığı, bu iş birliğini bir şekilde kadınlar olarak merkezi siyasete de taşımak zorundayız” diye konuştu. Çözüm ihtiyacı çok belirgin Ortadoğu ve dünyadaki savaş rejimlerine işaret eden Halide Türkoğlu, şu değerlendirmeyi yaptı: “21. yüzyılda bu kadar savaşın iç içe geçtiği bir dönemde, bir çözüm ihtiyacının çok daha belirgin olduğu süreçleri yaşıyoruz. Kadınların dayanışması, birlikte hareket etme hali, bu topraklarda kadınların bir öz savunmasıdır. Türkiye’de Kürt sorununun demokratik mücadelesi, sadece Kürt kadınlarının meselesi değildir. Türkiye’de mücadele eden bütün kadınların bütün kadınların temel derdidir.”  Suriye’ye Rojava modeli Suriye’deki son durumu hatırlatan, Alevilere dönük katliamları dile getiren Halide Türkoğlu, Rojava modelini örnek gösterdi: “Her etnik inançtan birlikte yönetme, ortak mücadele hali oluşturma… Bu da bir model. Ama bakın, HTŞ’nin kurduğu model de var. Biri soykırım politikasını devreye koyuyor, diğeri özgür ve eşit yaşam modelini ortaya koyuyor. Hem Türkiye’deki siyasette kadınların özne olması lazım, hem de küresel anlamda kadın özgürlük mücadelesinin birlikte hareket etmesi gerçekliğini görmek lazım.”  Toplumsallaştırma mücadelesi Halide Türkoğlu, “Ekmek mücadelesiyle Kürt sorununun demokratik mücadelesini, kimlik mücadelesiyle ülkenin demokratikleşmesini, sınıf mücadelesiyle özgürlükler ve eşitlikler meselesini, ekoloji ve kadın mücadelesini buluşturmak gerekiyor. Sanki Kürt sorununun demokratik çözümü ile bu yaşanan sömürü düzeninin bir alakası yokmuş gibi. O yüzden bu sorun sadece Kürt kadınlarının sorunu gibi kalmasın istiyoruz. DEM Parti’ye sıkıştıran bir çalışmadan ziyade, biraz daha toplumsallaşmasını örmek lazım” dedi. Her kadına ulaşmak istiyoruz Son olarak bundan sonraki çalışmalarıyla ilgili bilgileri paylaşan Halide Türkoğlu, şöyle dedi: “Gidebileceğimiz her kadına ulaşmak istiyoruz. Bir yandan buluşma, bir yandan toplantılar… Aynı zamanda ev ziyaretleri de bu işin bir parçası. Yerel demokrasi alanı, merkezi siyasetin kendisi, dış diplomasi dediğimiz, aynı zamanda enternasyonal kadın dayanışması dediğimiz alanları oluşturma gibi başlıklarla götüreceğiz bu süreci.” ANKARA

Още от Политика

Виж всички