Младостта плаши единствения човек
Saray rejimine karşı eylemlere katıldıkları gerekçesiyle haklarında dava açılan 93 kişinin yargılanmasına dün başlandı.
Duruşmada savunma yapan Ali Haydar Saygılı, "Saraçhane eylemine katıldığımı kabul ediyorum çünkü demokratik bir hak olarak görüyorum, hatta valiliğin yasaklama kararını bile bilmiyordum. O eylemde herhangi bir sorun ya da çatışma da olmadı" dedi.
‘‘POLİS, ‘SAKIN ÖLME DAHA ÇOK DÖVECEĞİM’ DEDİ’’
Bir başka genç yaşadıklarını, "Polis gözaltına aldıktan sonra 'öldün mü, sakın ölme daha çok döveceğim dedi. Başka bir polis 'sizin gibi okumuşları daha çok döveceğiz' dedi. 3 aydır İstanbul'dayım. Sınavlarıma, derslerime giremedim" sözleriyle anlattı.
Öte yandan geçtiğimiz cuma günü toplam 189 sanıklı iki dava görülmüş, yargılananlar "19 Mart'ta darbeye karşı sokaktaydık. Anayasal hakkımızı kullandık, suç işlemedik, beraatımızı istiyoruz" demişti. Avukatların 'derhal beraat' talepleri reddedilerek iki duruşma ertelenmişti.
İstanbul'da, AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkında "diplomasız Erdoğan" şeklinde slogan atan ve "Cumhurbaşkanına hakaret" suçlamasıyla gözaltına alınan gençler de serbest bırakıldı. Beş gence ev hapsi cezası verildi.
Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencileri ise 19 Mart’tan sonra başlayan eylemlerde yaşanan polis şiddetini ve hukuksuzlukları anlatan ikinci kapsamlı raporunu da açıkladı.
Rapora göre soruşturma sürecinin geciktirilmesi, sorumluların cezalandırılmaması ve fiili cezasızlık durumu, mağdurların adalet arayışını engelliyor. Rapora göre protestolar sırasında kolluk güçlerinin yoğun şekilde biber gazı kullanması, öğrenciler üzerinde ciddi fiziksel ve psikolojik etkiler yarattı. Özellikle, meşru bir güvenlik tehdidi olmaksızın gerçekleştirilen bu müdahale, hukuki olarak sorgulanması gereken bir durum. Bu tür müdahalelerin, protestocuların temel haklarına zarar verdiği ve hukuki sorumluluk gerektirdiği belirtildi.